ebook img

YOK OLMA TEHLİKESİ ALTINDAKİ DİLLER ve ADIGE-ABHAZ DİLLERİNİN KONUMU PDF

56 Pages·2006·1.42 MB·Turkish
by  
Save to my drive
Quick download
Download
Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.

Preview YOK OLMA TEHLİKESİ ALTINDAKİ DİLLER ve ADIGE-ABHAZ DİLLERİNİN KONUMU

Kafkas Dernekleri Federasyonu YOK OLMA TEHLİKESİ ALTINDAKİ DİLLER ve ADIGE-ABHAZ DİLLERİNİN KONUMU Ankara, 2006 YOK OLMA TEHLİKESİ ALTINDAKİ DİLLER ve ADIGE-ABHAZ DİLLERİNİN KONUMU ©Kafkas Dernekleri Federasyonu Kapak ve Mizanpaj: Behice Yeşilbağ Baskı: Yorum Matbaası Kafkas Dernekleri Federasyonu (KAF FED) Şenyuva Mahallesi, Kafkas Sokak, No: 60 Beştepe-ANKARA Tel.: (0312) 222 85 89 – 223 51 59 Faks: (0312) 212 52 40 www.kafkasfederasyonu.org [email protected] Bu kitapta, 1 Temmuz 2006 tarihinde Ankara’da, Kafkas Dernekleri Federasyonu’nun organizasyonuyla gerçekleştirilen “Yok Olma Tehlikesi Altındaki Diller ve Adıge-Abhaz Dillerinin Konumu” konulu ulus- lararası konferansta sunulan bildirilerin tam metni yayınlanmıştır. Söz konusu konferans, “Adıge –Abhaz Dillerinin Öğretimi İçin Altyapı Oluşturulması” isimli Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu tarafından desteklenen proje kapsamında gerçekleştirilmiştir. Bu kitap, NART DERGİSİ’nin 50. sayısı ile birlikte, okurlarına armağan olarak verilmiştir. KAFKAS DERNEKLERİ FEDERASYONU 1 TEMMUZ 2006 – ANKARA PROGRAM Yok olma Tehlikesi Altındaki Diller ve Adıge-Abhaz Dillerinin Konumu Konferansı 09:30 – 10:00 Kayıtlar 10:00 – 10:30 Açılış konuşmaları Cihan Candemir /Kafkas Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Petar Kovachev / Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu 1. Oturum Oturum Başkanı: Şamil Jane 10:30 – 11:10 Kültürel çeşitlilik: Fırsat mı, tehdit mi? Prof. Dr. Baskın Oran / Ankara Üniversitesi 11:10 – 11:50 Anadilin önemi nedir? Yaşatılmasında devletlerin sorumluluğu nelerdir? Ahmet Sırrı Özbek / İstanbul Milletvekili 11:50 – 12:15 Soru ve cevaplar 12:15 – 13:15 Öğle yemeği 2. Oturum Oturum Başkanı: Doç. Dr. Erden Ünlü 13:15 – 13:55 Dünyada yok olma tehlikesi altındaki diller, bu dilleri korumaya yönelik politikalar, Adıge-Abhaz dillerinin durumu. Dr. Viacheslav Chirikba / Leiden Üniversitesi 13:55 – 14:35 Bir dilin kayıtlarda yaşaması, Ubıhçanın yaşam öyküsü. Prof. Dr. Sumru Özsoy / Boğaziçi Üniversitesi 14:35 – 15:00 Soru ve Cevaplar 15:00-15:30 Çay/ Kahve arası 3. Oturum Oturum Başkanı: Prof. Dr. Ayla Sevim 15:30 – 16:10 Avrupa Bağlamında Kafkas Dillerinin Zenginliği Doç.Dr. Karina Vamling / Malmoe Üniversitesi 16:10 – 16:40 Yok olma tehlikesi altındaki diller ve STK’ların rolü STK temsilcilerinin konuşmaları 16:40 – 17:00 Soru ve cevaplar Yer: Dedeman Hotel Büklüm Sok. No:1 Akay, Ankara Açılış Konuşması… CİHAN CANDEMİR Kafkas Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Sayın konuklar; Yaz tatiline girdiğimiz bugün, kültürüne gönül vermiş bu kadar insanımızı bir arada görmek beni çok mutlu etti. Bu sıcak yaz gününü bizimle paylaşmayı seç- tiğiniz için hepinize teşekkür ediyor ve Kafkas Dernekleri Federasyonu adına hoş geldiniz diyorum. Bu konferans federasyonumuzun yürütmekte olduğu dil projesinin başlangı- cıdır. Geçen yıl Avrupa Birliği’ne sunduğumuz dil projesi, 106 projenin içinden seçilen 6 projeden bir tanesidir. Kaybolmakta olan dillerle ilgili yapmakta oldu- ğumuz bu konferansın akabinde, önümüzdeki hafta, Adıge ve Abhaz dillerinde derneklerimizde dil öğretecek eğiticilerin eğitildiği bir program başlatıyoruz. Kaf- kasya’dan gelecek hocalarımız, derneklerimizde materyalleri ile birlikte ders verebilecek Adıge dilinde ve diğer lehçelerinde 25 kişi, Abhaz dilinde ve lehçele- rinde 15 kişi olan öğretmenlerimize dil öğretecek. Proje, hızla yok olan Adıge ve Abhaz dillerinin yaşatılması için çok önemli gördüğümüz bir projedir. Biz bu proje ile her şeyin çözümleneceği ve dilimizin yok olmasının önleneceği iddiasında değiliz. Ancak, bu dillerin yok olmaması için atmakta olduğumuz bu ilk adımın sembolik öneminin de farkındayız. Biliyorsunuz, Türkiye’de "Bir işe başlamak, bitirmenin yarısıdır" diye bir söz var. Adıgecede de "Başlamayan işte yılan yatar" denir. Biz bütün bu zorluklara rağmen bir ilki başlatmış olduk. Türkiye’de birçok insanın bu tür projelere kuşku ile baktığını biliyoruz. Bazıları, ulus devlet düzeyini bölünmeye götürecek tehlikeli çalışmalar olarak da görüyor. Ama şunu hatırlatmak istiyoruz ki, esas bölünme 5 YOK OLMA TEHLİKESİ ALTINDAKİ DİLLER ve ADIGE-ABHAZ DİLLERİNİN KONUMU nedeni toplumsal hoşgörüsüzlük, demokratik uygulamalardaki eksiklikler ve baskıların var olmasıdır. Birbiriyle barışık, ekonomik çıkarların ortak olduğu top- lumların bölündüğü tarihte görülmemiştir. Ben kısaca, Adıge ve Abhaz dillerinin, yok olmakta olan diller arasındaki öne- minden bahsetmek istiyorum. Değerli konuşmacılarımıza daha fazla zaman vermek için sadece dillerimizin tarihi, kültürel ve sosyal yaşam açısından önemi- ni çok kısa vurgulamakla yetineceğim. Adıge ve Abhazlar Kafkasya’dan, nüfusla- rının yüzde doksanı oranında sürülmüş bir diaspora toplumu haline gelmişlerdir. Dolayısıyla, Kafkas dilleri arasında en hızla yok olan diller Adıge ve Abhaz dilleri- dir. Adıge ve Abhaz dilleri, Aleksander Başmakov ve benzer bilim adamlarının tespitleriyle, tarihin karanlıkta kalmış pek çok tarafını aydınlığa çıkartacak anah- tar Kafkas dillerinin en yaygın olanlarıdır. Bugün eski Anadolu medeniyetlerinden miras kalmış yazıtların, doğru okunduğunda, hiçbir eğitim almamış, ancak bu dilleri bilen insanlarımız tarafından anlaşılabildiğini görüyoruz. Anadolu’nun kül- tür mirasının korunması, bu dillerin yaşaması ve yaşatılması ile mümkündür. Dilin diğer bir önemli yanı da, toplumdaki kültür karakter ve sosyal ilişkileri belirlemesidir. Binlerce yılda oluşan dil ile beraber sosyal yaşamı düzenleyen töreler, bunları yaşatan masallar, destanlar, atasözleri dille birlikte oluşuyor. Bir dilin yok oluşu, bu binlerce yıllık kazanımların yok olması anlamına geliyor. Top- lumsal yozlaşma dediğimiz olgu da, dilin ölümüyle beraber ortaya çıkıyor. Bugün 20. yüzyılın en önemli sorunlarından birisi de insanlık değerlerinin yok olmasıdır. Her alanda kalitenin ön plana çıktığı modern ve global dünyamızda, göz ardı edilen unsur haline gelmiştir insan kalitesi. Ancak yakın gelecekte ben, insan kalitesinin toplumların dünya projesi haline gelmesi gerektiğine inanıyorum. Bir toplum düşününüz ki, insan onurunu yüksek tutan, büyüğe saygının, küçüğe sevginin ön planda olduğu, kadının eşit ve pozitif konumda olduğu ve herhangi bir şekilde tacize uğramadığı, boşanmaların en az olduğu, hırsızlık, uyuşturucu kullanımı gibi toplumsal hastalıkların hemen hemen hiç olmadığı, buna karşılık toplumsal dayanışma, temizlik gibi pozitif kavramların en üst düzeyde olduğu bir toplum. İşte Kafkas toplumunun xabzesi, yani yaşam felsefesi toplumumuzda bugüne kadar tüm bu artı değerleri ile direnç sağladı. Bunu sağlarken de ana dillerimizle xabzemizle beraber bugünlere taşıdık. Bugün korumak için çalıştığı- mız Adıge-Abhaz dillerinin ölümü ile hepimiz, kaliteli insan yetiştiren tümden norm standartlarımızı, yani xabzemizi de yitirmiş olacağız. Böyle bir kayba aklı başında hiçbir Türk vatandaşının veya dünya vatandaşının müsaade etmeyece- ğini düşünüyorum. Bugün başlattığımız çalışmaların sonucunun, ancak toplum- sal duyarlılıkla, katılımcı yaklaşımla, hatta devlet destekleriyle mümkün olabile- ceğini vurgulamak istiyorum. Çünkü toplumsal katılım olmadan, ailede çocuklara eğitim imkanı verilmeden bunun, televizyon imkanlarıyla, bazı yayın imkanlarıyla desteklenmeden yaşaması mümkün olmayacaktır. Sadece dil kursları, dilin ya- şatılması için yeterli olmayacaktır. Ben sözlerime son verirken, kültür zenginliklerini paylaşıp, birlikte yaşattığı- mız sevgi ve kardeşlik dolu, barışın egemen olduğu bir Türkiye'yi, Kafkasya'yı ve dünyayı diliyorum. Katıldığınız için de hepinize saygı, sevgi ve teşekkürlerimi bir kez daha iletiyorum 6 Açılış Konuşması… PETAR DİMİTROV KOVACHEV Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Demokrasi ve İnsan Hakları Birimi Yöneticisi, Teşekkürler sayın toplantı yöneticisi, sevgili Candemir bey, saygıdeğer misafirler, bayanlar ve baylar; Bu konferansta sunum yapıyor olmak bana büyük mutluluk veriyor, zira ben de çoğunuz gibi dilbilimi eğitimi aldım. Türkiye pek çok farklı ve zengin kültüre ev sahipliği yapmaktadır. Bir asırdan daha uzun bir süredir de Kafkas kültürü bun- lar arasında özel bir yer teşkil etmektedir. Çok üzücüdür ki, Kafkas dillerinin kökeni olarak bilinen Ubıh dilini konuşan son kişinin, 1992'de ölümü ile tehlike altında olan bir dil daha yeryüzünden silinmiştir. Dil, kültürün en ayırt edici özelliklerinden biri olarak kabul edilir ki, bu da dil ile kültürel haklar arasındaki bağın ne kadar kuvvetli olduğunu gösterir. Dil, sa- dece ne anlatmak istediğimiz ile alakalı değildir. Aynı zamanda kim olduğumuz ile de alakalıdır. Küreselleşmenin yükselen hızı bazı dilleri tehlikeye atmış, bu- nun sonucunda dünyanın kültürel mirasını ve bunun gereği olarak kendi dilimizi ve kültürel kimliklerimizi korumamız gerektiğini fark etmemize sebep olmuştur. Ancak, bugün burada konuşuyor olmamın sebebi bu değil. Bugün burada olmamın sebebi bu konferansın, Kafkas Dernekleri Federasyonu tarafından hazırlanan ve Demokrasi ve İnsan Hakları için Avrupa Girişimi altında, Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu tarafından finanse edilen bir projenin, “Türki- ye'de Adıge ve Abhaz dillerinin eğitimi için altyapı oluşturulması” projesinin bir parçası olarak organize edilmiş olmasıdır. 7 YOK OLMA TEHLİKESİ ALTINDAKİ DİLLER ve ADIGE-ABHAZ DİLLERİNİN KONUMU *Bildiğiniz üzere, Demokrasi ve İnsan Hakları için Avrupa Girişimi (DİHAG), 1994 yılında Avrupa Birliği'nin demokrasi ve insan hakları konularındaki hedefle- rini desteklemek, genişletmek amacıyla kuruldu. Dünya çapında insan hakları, demokrasi ve çatışma önleme çalışmaları için, yaklaşık 100 milyon Avro'luk bir yıllık bütçeye sahiptir. Türkiye, 2002 yılından itibaren, hem Brüksel tarafından yönetilen makro projeler, hem de Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu tarafından yönetilen mikro projeler için, yıllık 2 milyon Avro gibi bir bütçeyle odak ülke haline gelmiştir. DİHAG tarafından, yıllık yaklaşık 500,000 Avro bu mikro projeler için Türkiye'ye ayrılmaktadır. Buradaki amaç, sivil toplum kuruluşlarının hareketlerine destek olarak demokratik yapının güçlenmesine katkıda bulunmaktır. Bugüne kadar ifade özgürlüğünden, bireylerin adalet sistemine erişimine, işkence ve kötü muameleyle mücadeleye, kültürel çeşitliliği korumaya kadar pek çok farklı konuda, 50 kadar küçük projeye destek verilmiştir. Avrupa Komisyonu (AK), Türkiye'deki sivil toplumun gelişimi için ciddi yü- kümlülük almış durumdadır. Sivil toplumun güçlendirilmesi, böylece STK’ların taraf tutmak, bilinç arttırmak ve sorunları çözmek için olaylara müdahale yete- neklerinin ve kapasitelerinin arttırılması, bu sürecin sağlamlaştırılması için vaz- geçilmezdir. Sivil toplum kuruluşları, demokratik reformların başlatıcıları olabilir- ler. Ancak onlar olmadan reformların tam anlamıyla hayata geçirilmesi de müm- kün değildir. Bundan dolayı AK, Kopenhag siyasi kriterlerinin uygulanması ve Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne kabulünde STK’ların rolüne büyük önem vermektedir. DİHAG bu hedefe ulaşmada bugüne kadar ana araçlardan biri olmuştur. Türkiye, 1999 Helsinki Avrupa Konseyi'nde üyelik perspektifine girdiğinden beri, demokrasinin teminatı olan kurumların devamlılığı, yasaların çerçevesi, insan hakları ve azınlıkların korunmasını da içeren Kopenhag siyasi kriterlerine uyumda, dikkate değer bir aşama kaydetmiştir. Bugün konuşulan konular açısından özellikle önemli olan kısım, kültürel hakların korunması ve geliştirilmesi konusundaki kazanımlardır. Türkiye Cumhu- riyeti 2003 yılında, bazı kısıtlamalarla da olsa özel eğitim kurumlarında Türkçe- den başka dillerin öğretilmesine ve Türk vatandaşlarının günlük hayatta kullan- dığı Türkçeden başka dil ve lehçelerde yayına izin vermiştir. Bu olumlu gelişmelere rağmen, bunların yasalaşmasından iki yıl sonra, ya- pılması gereken daha çok iş bulunmaktadır. Örneğin; kültürün korunmasında en önemli unsur olan çocuklara yönelik yayınlarda, çok katı sınırlamalar bulunmak- tadır. Türkçe dışındaki dillerin öğretilmesi konusuna gelirsek, Avrupa Konseyi Irkçı- lık ve Ayrımcılık Karşıtı Avrupa Komisyonu, 2005 yılı Türkiye raporunda, Türk yetkilileri devlet okullarında anadil olarak Türkçe dışında dilleri öğretme konu- sundaki anayasal engeli kaldırma konusunda yüreklendirmeye çalışmıştır. Rapor 8 aynı zamanda, anadili Türkçe olmayan çocuklar için yeterli hazırlığın sağlanma- sının da önemine dikkat çekmektedir. Bütün bu gelişmelere bakıldığında ve STK’lar ile Türkiye Cumhuriyeti Devle- ti'nin işbirliğinin önemi düşünüldüğünde, Kafkas Dernekleri Federasyonu'nun projesi çok yerinde ve zamanında olmuştur. Adıge ve Abhaz dillerinin özel dil kurslarında öğretilmesi için gerekli altyapıyı hazırlama amacında olan bu proje, ileride yapılacaklar için de takip edilecek bir örnek teşkil edecektir. Bu çalışmaya tüm başarı dileklerimi sunuyorum. Umuyorum ki, gerekli olan geniş desteği bulacak ve şu andaki çerçevesinin de ötesine geçecektir. İnanıyo- rum ki, izleyen görüşmeler bunun nasıl olabileceğini gösterecektir. Sizlere verimli bir görüşme diliyor ve bu organizasyonda emeği geçen Kafkas Dernekleri Fede- rasyonu'na teşekkürlerimi sunuyorum. Projelerinin hem Kafkas toplumuna, hem de Türkiye'ye sağlayacağı kazançları görmek için heyecanla bekliyorum 9

Description:
ayrımcı davranış ve engelleme yasaklanmıştır. 10. madde azınlık dilinin açısından dünya dileri arasında ayrıcalıklı bir yeri vardır.” Ubıhçanın gizemi
See more

The list of books you might like

Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.