ebook img

SAT Savaşçının Gözyaşları PDF

487 Pages·5.378 MB·Turkish
Save to my drive
Quick download
Download
Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.

Preview SAT Savaşçının Gözyaşları

S A T SAVAŞÇININ GÖZYAŞLARI EMEKLİ SAT KOMANDOSU NAMIK EKİN ÖNSÖZ Çocukluğumda evimizin önünde ve arkamızda bostan ve o bostanın ortasına yakın çok büyük bir ceviz ağacımız vardı, benim ağacım, dostum, arkadaşım, sırdaşım ve beni ben yapan ağaç !...7-8 yaşlarında Üsküdar’da 5 göbek yaşadığımız bu muhitteki 3 sinema’ da da Tarzan, kovboy ve savaş filmleri oynardı. Sık sık ağabeylerimle giderdik. Tarzan, eşi Jane ve maymunu Çita ile büyük bir ağacın dalları üzerine sarmaşık ve dallardan yaptığı evde yaşarlardı. Tarzan yüzer, dalar, bıçak atar, sarmaşıktan sarmaşığa, dallardan dallara atlardı. Savaş filmleri Japon adalarındaki ormanlarda geçer, kowboy’lar da ateş eder, ata biner ve gece ateş yakıp arazide uyurlardı… Etkilenip o bahçemizdeki ceviz ağacının üstüne dallardan bir ev yaptım, annemin mutfak bıçakları da silahım olmuştu. Güçlendikçe o ağacımın alt dallarını barfiks gibi kullanmaya ve gövdesine bıçak atmaya başladım. Bıçak atmada öylesi beceri kazanmıştım ki, kız kardeşimi evdeki tuvalete sırtı tahtaya gelecek şekilde durdurur, sirklerdeki gibi sağına, soluna bıçak atardım !...Sonraları, evimizin terasından ceviz ağacındaki evime komandolar gibi halatla gidip gelmeye de başladım… Babam ve ağabeylerimin Üsküdar Beşiktaş arasında yolcu taşıyan motorlarında yazın beni de götürür, babam bazen beni Beşiktaş'ta denize sokar ve Üsküdar kız kulesine kadar yüzdürürdü… Babam güreşçiydi ve biz 7 kardeşi de, evde anneme diktirdiği yorganlardan yaptığı minderde güreştirirdi. Demem o ki, bu çocuklukta yaptıklarım ve 12 yaşında Deniz Ast. Subay okuluna girerek, 20 yaşında genç bir donanma mensubu olarak SAT kursuna girmem, beni o Ceviz ağacım gibi inanılmaz bir yerlere taşıdı ! NATO çerçevesinde, olası SSCB saldırısına karşı, bir Türk SAT birliğinin olması NATO’da önem kazanınca, ABD’nin en iyi SAT’ları ve Türk SAT hocalarımız, bizlere inanılmaz, insan üstü, dayanılamayacak eğitimler vermeye başladılar. 13 ay boyunca testlerde elenenler dahil 24 kişi kalmıştık, SAT kursuna devam edebilen… Hiçbir zaman, 42 km’yi uykusuz, aç, susuz, aşırı ishal, bir numara dar ayakkabı ile gece koşabileceğimi. Tuzla’dan Yalova’ya yüzebileceğimi. 24 SAT ile boğuşup tek kalacağımı. Cehennem haftasında her gece 1 saat uyuyup, 23 saat ağır mental baskı altında SAT eğitimleri, ceza talimleri, 5 metrelik çukurda 3 gün, SAT esaret bok çukurunda, rögarlar da günlerce kalacağımı. Şubat ayında Karadeniz'in 3 Mil açığında denize atılıp, buz gibi suda sahile 3.5 saatte yüzeceğimi. Gece, tam teçhizat uçaktan denize paraşütle atılıp, baskın sonrası denize açılıp 3 Mil açıkta helikopter tarafından alınacağımı. Denizaltı gemisi ile karaya 3 Mil açıkta, denizaltıdan çıkıp sahile yüzüp, baskın sonrası tekrar balık adam kıyafetlerimizi kuşanıp, tekrar suya dalıp, kaçıp denizaltıyı bulup, içine girip, en yakın arkadaşımın kaybolmasını yaşayacağımı. En iyi arkadaşlarımızın dalışta zehirlenip, şehit olacaklarını veya donup şehit olacaklarını vb. bir sürü olayı tahmin edemezdim…SAT’ta öğrendiğim Judo ve başka savunma sanatlarının beni, 1972 Münih Olimpiyatlarına kadar götüreceğini, SAT’ta öğrendiğim Kondisyon çalışmaları ile Türkiye’de ki ilk Fitness salonunu açıp bu çalışmaları başlatacağımı, ülke çapında fitness’i yayacağıma inanamazdım. Bunları hep SAT eğitimleri sayesinde başardım… Başarı, başaracağım diye, buna inananları severmiş !...Bu yüzden bu kitapta sizlere SAT’ta öğrendiğim 24 SAT Başarı ve Motivasyon konularını içeren bölümünü de paylaştım. Son 3. Bölümde “Rekorlarım ve Ben” adlı kısa bir biyografi bulacaksınız, bunu çok merak edenleriniz vardı paylaştım. O ceviz ağacına çok bıçak attığımdan ama doğayı çok sevdiğimden, bir gün ondan özür dilemeye, günah çıkarmaya gittim. Ama canavar şehre inmişti. Ne, ceviz ağacı ne de bahçe kalmamıştı, otopark olmuştu ! Savaşçının Gözyaşları... Bir iki damla gözyaşı... Onun savaşçı ruhunu köreltemez diye geçti aklımdan, kim bilir şimdi nerelerde yeni fidanlar yeşeriyor. Yukarılara, göklere doğru yeşeriyordur…Tıpkı, yeni SAT’lar gibi… 1 Bilim İnsanları Namık EKİN İçin Ne Diyor; Bir doktor olarak, NAMIK EKİN,in 2003 yılından bu yana sağlık danışmanlığını yapıyorum. Özellikle dalış, sualtı maratonları ve sualtında en uzun süre kalma rekorlarını kırdığında hep yanında oldum. 60 yaşının üstündeki birinin (şu an 76 ,ine girdi sanırım!)nasıl olurda Mersin,den Kıbrıs,a 68 km,yi 38 saat su altından hiç çıkmadan,su altında çok kısıtlı besin takviyeleri ile, aç, susuz! devamlı akdenizin tuzlu sularını yutarak,uykusuz!, o koca paletleri 38 saat vurarak (ayakları yara olmuştu, hemde dikişlik yara!) yüzebileceğini aklım almamıştı! korkuyorduk… 2005 yılında sualtında 5 gün 5 gece 5 metre derinlikte yaşadı! Hemde klorlu su da ve ilkel şartlarda , başkasının dar elbisesiyle, kendi imkanlarıyla. 24 saatte devamlı 379 ton ağırlık kaldırarak ABD,li sporcunun rekorunu kırdı, 24 saatte 4627 judo,cuyu mindere atarak (nagekomi) başka bir rekorunda da yanında oldum. Buna benzer ve değişik paraşüt rekorları gibi! ( 2 köprüdende atladı, şimdi 3. Köprünün açılışında atlamaya hazırlanıyor!) bir çok rekorda yalnızca judo federasyonundan ve judo,culardan, birde çok sevdiklerinden destek gördü. Kaç kez Guinness rekoru kırdı hatırlamıyorum ,hatırladığım ise ülke olarak onu yeteri kadar değerlendiremediğimiz! Başka ülkede olsaydı , onun sayesinde çok tanıtım yaparlardı ülkeleri için!... Böylesi bir SAT savaşcısı sporcuyu tanımak, onun sağlık danışmanı olmak benim için çok büyük bir onur. Ülkem içinde öyle olmalı ve onun engin spor bilgilerinden,tecrübelerinden istifade etmeliyiz, ve o hak ettiği yerde olmalı…..Nato tatbikatında yaptıgı başarı dünya da bir ilktir. Prof. Dr. Ferhat ERİŞİR 2 Onu Köln spor akademisinde judo ve kondisyon hocalığını(Fachsport lehrer), yaptığım, Münih olimpiyatlarına hazırladığım 2 yıl içinde tanıdım. 3 ay sonra benim, kendi özel spor okulumun baş hocası oldu.Burada yüzlerce Alman sporcu yetiştirdi,çalıştırdığı çocuk akımı Almanya,da şampiyon oldu! Okulumda 7 değişik spor branşında ders veriyordu ve hepsinde profesyoneldi. Hepimiz, bir çok spor bilimcisi, bir insan bu kadar zıt ve değişik spor branşında nasıl başarılı labilir diye şaşırıyorduk. Bir insan hem halterde ve hemde yüzmede nasıl şampiyon olabilirdi…Gastrocnemius ve anterior deltoids kaslarından yapılan kas biopsi neticeleri tüm egzersiz bilimcilerini, fizyologları şaşırttı….. Beni en şaşırtan yönü Türkiyeye judo milli takımları baş antrenörü olarak döndükten sonra geriye, Almanyaya dönmesi için teklif ettiğimiz yüksek bir maaşı red etmesidir! “ülkemi ve judo,cu talebelerimi seviyorum, bana ihtiyaçları var” demesi onur vericiydi…ümit ederim Türk spor yetkilileri buz dolabı parçasını çamaşır makinasında kullanmazlar!.....ve ona hak ettiği değeri verirler… Almanyada yaptığı en kötü şey ise, burada bir çok hayranını ve gözleri yaşlı bayanları geride bırakmasıydı!..... RWolfgang Hofmann-Die SporthochschuLe Köln-Germany 3 NAMIK EKİN, benim de hocam olup şahsına öz, ülkesinin tanıtımı ve sanki insanlığa yardım etmek için doğmuş bir spor adamıdır. O daima imkansızı başaran bir spor,bir savaş,bir deniz, bir rekor makinasıdır. Eski devirlerde, mitolojide saydı, şayet deniz,gök,savaş tanrısı oluyorda neden bir spor tanrısı olmuyor ? diye sorsalardı, kesinlikle onu tanıyanlar “İşte size spor tanrısı” derlerdi… Namık hocanın 40 metreden paraşütle atlamasını, 5 gün 5 gece 5 metrede sualtında yaşamasını,Mersinden Kıbrıs,a 38 saatte sualtından yüzmesini, 24 saatte 379 ton ağırlık kaldırmasını, 4627 judocuyu yerden yere atması, bir vinç,ten paraşütle atlaması gibi birçok rekorunda bende bir doktor talebesi olarak yanındaydım ve her seferinde hayretler içinde kalıyordum… Ona bir görev,Bir rekor verin gerisine karışmayın!... ortadan kaybolduktan bir süre sonra yanınıza gelecek ve size şöyle diyecektir “GÖREV TAMAMLANDI” Kısaca…O bir Şampiyon, O bir görev adamı, O bir Sat, O bir çılgın Türk ve o bir spor abidesidir…. Ve o bir iyilik abidesidir. Bir keresinde çebinde,ki son 50 lirasını Sarıyer’de ihtiyacı olan bir fakire verip Sarıyer,den Bakırköy,e evine kadar koşarak geldiğini onu yakından tanıyanlar bilir…...Onun elinden her şeyini alabilirsiniz! Fakat iyi niyetini asla…..Onun 5 gün 5 gece 5 saat 5 metre derinde yaptığı dünya rekorunu ve Nato komutanlarını esir alışi, dünya var oldukca konuşulacaktır… Uz.Dr. Reşit Gökce 4 NAMIK EKİN'i anlatmak çok zor! ABD de yetişmiş bir ortopedist olarak insan vücudunda olmayan kasları ondan öğrendim! Esnerken kaslar uzamıyormuş aksine kasılıp kısalıyormuş! Kasların ekstansiyon yaparken (extension=uzama,leg extansiyon hareketinde olduğu gibi) aslında uzamadığını bilakis küçülüp kısaldığını o hatırlattı bana!..İnsan vücudundaki en küçük kasın kulaktaki stepedius adlı 2.5mm,lik bir kas olduğunu,Biceps(Bi=iki,Ceps=Baş) kasının 4,5 hatta 6 başlı olabileceğini,otojenik engellemeyi,bir insanın ömrü boyuca 50-60 ton yemek yediğini ( 6 fil kadar!).ve daha bir çok ilmi şeyler!...bu yeni kitabını kesinlikle okuyun ve böylesi bir judo,cunun nasıl var olduğuna sizde benim gibi şaşırın!... Ülkenizin ona hak ettiği değeri verdiğine inanmıyorum! Yoksa sizler bu güzelim ülkeye bir Namık Ekin daha geleceğine inanıyormusunuz…İnanıyorsanız hadi çıkarın 16 dünya rekorukırmış, 14 değişik spor branşında antrenörlük yapabilen, yüzlerce şampiyon, SAT yetiştiren, ABD,nin vatandaşlığını rededen bir Türk daha… AFAA (Aerobik Fitness Association of America) ve NSCA (National Strength and Conditioning Association) Master coach 5. Degree için tezini okuduğunda bende dahil bir çok bilim insanı şaşırdık! Tezinde (sunumunda) 30 yıldır bizlerin konuştuğu fakat üzerinde hiç durulmayan karanlık bir konuyu gün ışığına çıkarıyordu Ekin! “Kuvvet ve Dayanıklılık antrenmanlarının aynı antremanda yapılmaması” tezini değişik enzimleri ile birlikte hiç perdeye bakmada ezbere anlatması,araştırmaları sunmasını hayretle izledik. 5 Onun ABD komandolarını her operasyon ve eğitimde geride bırakması, kırdıgı Dünya rekorları ,hele hele o mayın kaçırma olayı (Aramızda kalsın !!!...) mangal kadar yürek gerektirir!... Diğer sunumuda beni bir Dr olarak şaşırtan ve bugüne kadar hiç düşünmediğimiz bir konu idi ve ona mükafat olarak az da olsa birşeyler kazandıracak bir konu idi! Namık; kaza anında uçaklar acil iniş yaparlarken (emergency landing) koltukların arkasındaki kartlarda yazan ve resimle gösterilen öne katlanıp ayaklara sarılma tekniğinin çok yanlış,emniyetsiz,ortopedik kas dizilim/ sıralanmasına uyğun olmadığını,böylesi bir acil inişte boyun kırılmalarının, felç ve ölümlerin daha çok olacağını anlatıyor ve yapılması icab eden doğru, daha emniyetli pozisyonu anlatıyordu!...hemde servical bölgedeki sinirleri,arterleri,venleri, kasları,boyun ve sırt omurlarını ezbere çizip anlatarak…Bunu şimdiye kadar hiçbir hekim düşünmemişti…(doğrusunu tezi IATA tarafından kabul edildiğinde açıklayacak!). Kabul etmemek,inanmamak, ilime ters düşmek olacak, fakat bir mahsuru vardı! Konu IATA (International Air Traffic Association)tarafından yakında kabul edilirse tüm uçakların arka koltuklarında bulunan”Tehlike anında yapılacakları gösteren kartların” değişmesi gerekecek! Ona ömür boyu başarılar diliyorfacebook ve bilgi paylaşımında banada yer verdiği için çok teşekkür ediyor ve bu yeni kitabının İngilizce basılması için destek vereceğimi belirtiyorum. Dr. W. Larry Sanders-USAF-Lt.Col Texas-San AntoniLACKLANDAFB 6 45 santim’e yakın kolları vardı,adeta bir kas yığını gibiydi.Hepimiz tim komutanları,hocalar böyle güçlü birinin nasıl 7 mil yüzebileceğini, 42 km koşabileceğini tartışıyorduk. O tüm kuruntularımızı boşa çıkardığı gibi,sat’ta en uzun süre koşan,en uzun süre ve mesafe yüzen, en çok judo atışı yapan, 24 saat devamlı ağırlık kaldıran (506 ton!...) 5 gün 5 gece su altında yaşayan, Mersin’den Kıbrıs’a su altından 38 saatte yüzen !... vb… vb..sat oldu ve tüm zamanların rekorlarını alt üst etti.Genel kurmay başkanımızı,nato komutanlarını esir aldı,tüm Amerikan komandolarını bir çok aktivitede gerilerde bıraktı, geçti.Onu bir ay dünya askeri pentatlon yarışlarına hazırladım,Hollanda da yapılan dünya şampiyonasında inanılmaz rekorlar kırdı,ülkemizin onurunu korudu bizleri gittiği her yerde gururlandırdı.Böylesi bir sat personeline sahip olmaktan tüm deniz kuvvetleri olarak gurur duyuyoruz.Tek kötü tarafı her gittiği kursta, müsabakada, tatbikatta birinci olması gibi bir takıntısı , özelliği olması !...Namık Ekin’i 20 yaşında gencecik bir as subay olarak SAT’a ilk seçme testlerine geldiğinde tanıdım. SAT Taaruz gurupkomutanı albay Tonguç Köni “Bu kitaptaki gerçek & imgesel olaylar SAT Savaş Taktiklerinin, özel ve gizli prensiplerinin bilinmemesi, gizli kalması açısından bazı şahıs isimleri, ülke, yer, zaman, resimler, olaylar ve kronolojik tarihler, komutanlıklarımızın emri ile değiştirilerek verilmiştir” DİKKAT: Kitap içerisinde hassas fotoğraflar bulunmaktır. OTOBİYOGRAFİM, KİTAPLARIM VE EĞİTİMLERİM İÇİN; WWW. PTNAMİKEKİN .COM 7 BÖLÜM: 1 SAT'LARIN YAPTIĞI, ÖNEMLİ GÖREVLERDEN BAZILARI; BOSNA'YA MÜSLÜMAN KADEŞLERİMİZE YARDIMA GİDİYORUZ! Telefonda sanki Nedim,in ağzından tükürükler fışkırtarak konuştuğunu gözlerimin önünde hissediyordum.Normal zamanda asla kızmayan yumuşak huylu,iyiliksever,dost canlısı bir arkadaştı. “Hepimiz toplanıyoruz, tüm çocukları topla Namık”derken yine biz eski SAT,lar Başımızı büyük bir belanın içine sokacağımızı hissetmiştim. Nedim Boşnaktı ve ülkemizin en iyi sivil pilotlarından biriydi. Nato,nun başı ne zaman sıkışsa, askeri operasyon yapamasa, Black water,un paralı askerleri olaya girmeye korksa,Nedim,i ararlardı… ABD,de vietnam savaşı yıllarında birlikte eğitim gördüğümüz, blackwater,ın kurucuları da aynı gurupta egitim görmekteydiler. Hepimizin hocası Türkiyede ilk SAT timlerini Türk hocalarımızla birlikte kuran ve bizleri eğitirken bir Türk kızıyla evlenen Bob (Eagle)Robert Gallagher idi. Virginia –Norfolk’ta eğitimlerimizi sürdürürken ,hemen hemen her hafta sonları evine davet edildiğimizde yengemiz hep bize kurufasulye ,pilav pişirirdi…Turşu ikram ederdi. 8 Bir ara ,bataklık eğitimlerimiz devam ederken, İsrailliler paralı Amerikan askerleri istediydi ve bu aymazlar bizede israil’de adam eğitmek için teklif getirmişlerdi !...Bob emekli olduktan sonra Virginia,da Camp picket ve camp lejyon denen eğitim yerlerinde bu paralı askerleri’de eğitiyorduve pentagonda özel operasyonlar danışmanlığı yapıyordu. Blackwater Şirketi, Kuzey Kaliforniya’da 28 bin km² ‘lik alana ilk kurulduğunda daha çok güvenlik görevlileri için eğitim vermekteydi. Ayrıca bu bölge savunma şirketlerine yabancı olması nedeniyle kafalarda soru işareti bırakmıştır. İlk başlarda ABD sınırları içinde askeri eğitim ve donanımlı personeli ile koruma, polis eğitimi, polis köpekleri gibi hizmetler vermekle işe başlamıştır. Nedimin toplantı odasına girdiğimizde mavi gözlü güzel sekreteri Semra “Hey Namık yine buradasın,ne güzel” diye söze başlayınca,birlikte geçirdiğimiz o eski güzel günler geldi aklıma !...O zamanlar ben İstanbul üniversitesi mediko sosyal merkezinde İstanbullu ve milli judocuları çalıştırıyordum ve Semra siyasal bilgilerde okuyan çok zeki bir kızdı, benim judo takımımda kahverengi kemerli çok kabiliyetli bir judocuydu.sık sık adalara piknik,e giderdik Semra ile… bu ilişki onun benimle ısrarla evlenmek istemesine kadar sürmüştü!..... Semra “Cem,Akın,Reşat, Hasan, ve diğerleri 10 dakika sonra burada olacaklarmış,telefon ettiler” dedi. Anlaşılan Nedim takımın has elemanlarını çağırmıştı, toplantıya az kalmıştı. Tüm ekip Cehennem meleklerindeki gibi bir bir girdiler içeri,hepsi dipcik gibi, her an avının üzerine atlayacak panterler gibi hazırdılar göreve sanki… 9

See more

The list of books you might like

Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.