ÇİN TİYATROSU TARiHSEL GELİşMESİ VE ÖZELLiGİ Prof. Dr. MUHADDERE N. ÖZERDİM Çin halkı tiyatroya çok düşkündür. Daha aile ocağında iken ta- rihsel olaylar, mitoloji kahramanları onlara dedeleri vemasalcılar tara- fından anlatılmış ve değerlendirilmiştir. Bütün bunlar çin tiyatrosunda epik, dramatik ve lirik sanat türleri içinde onların gözleri önüne serilir vecanlandırılır. Geleneğe bağlı olan Çin tiyatrosu, müzik, dans, konuşma, pando- mim ve akrobasi üzerine kurulmuştur. Burada müzik en önemli rolü oynarı.Dramatik bir yapısı olduğu kadar müzikal bir yapısıda vardır. 1 Çin'de müziğin çok eski çağlarda varolduğunu görüyoruz. Fakat bu müziğin bir eğlence aracı olmaktan ziyade dinsel maksatlarla yapıldığını anlıyoruz. Shang sülalesi za- manında (M. Ö. 1600-1028(yenikronolojiye göre. Bak.W.Eberhard: A history ofChiana Berkeley, 1969.5.19)falkemiklerinde 'müzik' kelimesine vesonra 6çeşitmüzik aletine (da- vul, gonk, sestaşları, nüfve tüyvekamıştan yapılmış kaval) rastlıyoruz (bak. ShıhChi: 24. Müzik bhoi.S.2a, 5b,ve6b).Chou sülalesi zamanında (M. Ö. 1028-257)müzik zengindi. şarkılar içinbirçok sestonunun adları verilmektedir. Sonra Konfüçyüs'ün düzenlediği Shıh Ching'de (Şarkılar kitabı) 305kadar, halk türkülerini, dinsel vedinle ilgili olmayan tören şarkılarını bulabiliriz. Bu çağlarda müziğin kutsal insanlar tarafından tanrıları (Gö~ü) memnun etmek, halka neşe vermek, bununla onları yÖnetmek venihayet erdemi yaymak içinyapıldıllı kaydedilir. (Bak. Shıh Chi: 24. Müzik bn. s. 7-8b, 9a, 10b. VeChien Han Shu: 22. Müzik bho7-8b). Yine bu belgelerden Atalar tapınağında kurban törenlerinde müzillineşlillindebirtakım danslar yapıldıllınıöllreniyoruz (Bak. Chien Han Shu: 22.Mü- zik bhos. 9a - 12 b). Atalar tapınağında kurban törenlerinde müziğin eşliğinde bir takım danslar yapıldı~ını öğreniyoruz (Bak. Chien Han Shu: 22. Müzik bhoS. 9a - 12b). Bundan başka, bu çağlarda müzik Çin toplumunun eğitiminde ve sonra devletin yönetiminde esaslı bir prensip olarak kabul ediliyordu. Onlara. göre, 'kötü müzik halkı, örfve adetleri vekanunları bozar, devletisarsar. Bunun içinbu tür müzik yasak edilmelidir (Bak. Yueh Chi(Müzik hakkında notlar) BöL.i -II.). Chou sülalesinden sonraki sülalelere ait tarihsel belgelerde Çin müziğine ait bölüm- ler buluyoruz. Burada müzik dinsel törenlerden başka ziyafetlerde, toplantılarda bir eğ- • 120 ]ıiUHADDERE N. ÖZERDİM Kısaca bir opera türüdür diyebiliriz. Burada aktörün üstünlüğü, önce şarkı söyleme sanatında ve sonra sesinin ahenk ve tatlılığında aranır. Bunların yanında sestonunun oyundaki rolüne uygun olması beklenir. Zira her rolün kendine has bir vokal tekniği vardır. Şarkılar, konuşma- lar, aksiyon veritimler bu tekniğe uygun olmalıdır. Bu şekildebir çinli seyirci, sahneden artistçe bir oyun beklediği gibi, en yüksek imkan dahilinde de şarkıda, konuşmalarda incelik ve güzellik bekler. Bu da yine gerçek bir sanat anlayıcısını kendinden geçirebilir. Çünkü Çin sahne sanatını sathi bir görüşle değerlendirmek isteyenler, bunlaın bir sanat olarak kabul etmek istemezler. Şu da bir gerçektir ki, Çin ruhuna nufuz edebilmek, tiyatroda hakim olan sembolizmikavrayabil- rnekgüçtür. Zira, uzunzamandanberi gelenekçivevebuna bağlı, bunun etkisiyleyan yana yürüyen teknikveşekilÇinsahnesanatına serbestbir ilerleyişvegörünüş alanı bırakmamıştır. Yalnız geleneküzerinde yürü- yenböylecanlıbir kültürün anlatılması pek güçtür. Bunları kavrayabil- rnek için, insanda kuvvetli bir muahyyile ve oyundan anlayış yetene- ğinin bulunması gerekir. Böyle bir kabiliyeti kendimizde bulduğumuz zaman, ÇinIilerin aktörün kişiliğinde yaratmış olduğu tarihsel kahra- manı alkışlarken gösterdikleri takdir mırıltılarını duyar vegöğüslerinin kabardığını vegözlerindeki seviçkıvılcımlarınıgörmüş oluruz. Ozaman zevki en incelmiş olanlar bile şekliunutup yalnız özü anlamış olacak- lardır. Böylece biz, Çin tiyatrosuna sahne olan imparator. ve imparato- riçelerin saray maceralarını, asillerin kanlı döğüşlerini , bilginlerin ve ve filozofların yaşantılarını gösteren oyunları zihnimizde yaşatır ve gözümüzün önüne serersek, hiç şüphe yoktur ki, Çin tiyatrosunun cehenneme benzer hali bizi şaşkınlığa vehayrete düşürmez ve o zaman onun değerini anlamış oluruz. Çin Tiyatrosunun tarihsel gelişmesi: Çin tiyatrosunun başlangıç tarihinin çok eski çağlara kadar git- tiği kabul edilir. ffsia sülalesi(M. Ö. 2000-1600)imparatorlarından Chieh-kuei'yin (M. O. 1763)gözdesi'Mo-hsi'yi eğlendirmekiçin saraya pek çok oyun- lence aracı idi. Her imparator bu müziğe önem vermiş vebiraz da gelişmesineyardım- cı olmuştur (Bak. Sui Shu: 13. Müzik bh. s. 2 a - 3 ab, 7a, a ı9 b. 30-33 ab. SuiShu: ı4. s.30-3ı -32ab.YeSuiShu: ı5. Müzik bh. s.ı ab, 28ab.YE. Chiu T'ang Shu: 28-31. Müzik bh.s.ı-2-1Oab.YeSungShıh: 126-142Müzik bho ).işteBueskimüzik, zamanla Batıdan gelen müzikle karışarak özelIiğinikaybetmiş ve birçok müzik uslupları meydana gelmiştir ki, bunlar gerekK'un C'hü ve gerekse Ching Hsi tiyatrolarının müziği olmuş- tur. ÇİN TİYATROSU 121 cu davetettiği ve dram yazarlarını toplayarak piyesler yazmaları için emirler verdiği hikaye edilmektedir Hsia sülalesine ait yazılı belge 2. bulunmadığı göz önünde tutulursa, bunun doğru olmıyacağını ve sa- dece bir hikayeden ibaret kalacağını kabul edeceğiz. Chou hanedanının egemenliği sırasında feodal beğlerin gerek özel ve gerekse genel eğlencelerinde 'Wu' denilen dansörler tarafından şarkı ve danslar yapıldığı, hatta Lu D,ükü'Yin'in (M. Ö. 176) 5. inci saltanat yılında tamamlanan Chun-tzu sarayının tapınağında, ilk defa müziğin eşliğinde bir takım danslı ve şarkılı temsiller verildiğinden bahsedilir3• Bu oyunlardaki aktörleri devlet hizmetinde kullandıkları da kaydedilir4• Yine Chou imparatorlarından Hsiang Wang'ın saltanatının 28'inci yılında (M. Ö. 623) Ch'en ve Pao adlı iki kürek mahkumunu getir- terek sarayınnda oyunlar yaptırdığı ve kralın kardeşi Meng Ch'ang'ın bundan hoşlanmadığı Tso Chuan'da kaydedilmiştirs• Kuo Yü'den (devlet hak. konuşmalar) alınan bir kayde göre, 'Konfüçyüs Lu Derebeğliğinde Adalet Bakanı iken, Ch'i derebeğinin onun şerefine verdiği bir ziyafette saray cücelerinin ve hokkabazlarının 2- Bak. L. C. Arlıngton. The Chinese drama. Shanghai. 1930.s. 9. 3- Chou sülalesizamanında budanslardan başka veShen-hsidenilen'Kutsaloyunlar'. ın yanında, 'Sung Wu' denilen 'methiye dansları' vardı. Bu danslar da yine Tanrıların ve Atalarının ruhlarına bir nevi sunaktı. Ye aynı zamanda üstün erdemin bir gösterisi idi. Bu dansların müzik aletleri, gonk, davul, flüt, ses taşları ve tüyler idi (bak. Shıh Ching (Chung bölümü veChou sung bahsi). Ye,shih chi: 24.s. 6b. - Chien Han Shu 22.s. 8b, 9a. - Chung-kuo Hsi-chi Shıh (Çin tiyatro tarihi. Yazan: Tang-Sui- nien.Taipei 1956. s. 4-5. - Chung-kuo Chin Hsi-chü Shıh (Yakın zamanlar Çin tiyatro tarihi (yazan: Ching Mu-cheng-erh (Japon). çev. Wang Chi-hu), Taipei, 1965.C. i. s. 2-3. - Hsi-ch'ü Tsung-t'an (Tiyatro hakkında konuşmalar. Yazan: Hua-lien-p'u). Taıpei 1967.s. 1-2. - J. Legge: The Chinese Classics C. Y. The Ch'un Ts'ew with Tso Chuan. Hong Kong. 1960. s. 18-19. - Heinz Kindermann: Fernostliches Theater. Stutgart. 1966. s. 262. 4- Bu zamanda devlet hizmetinde görevi olan aktörlerden en ünlüsü Yu Men'dir (Bak. Shıh Chi: 126"Hua Chi- Şakalar bahsi". s. 1a -5 b.). - Chung-kuo Bsi-chi Shıh. s. 6. - Chung-kuo Chin-shıh Hsi-chü Shıh: c. i. s. 2-3. - Hsi-ch'ü Tsung-t'an: s. 2. 5- Bak Arlington: Aynı eser. s. 10. - Bu olay için(Hsiang Kung'un 28'inci saltanat yılı)bak: Ch'un Ch'iu Tso Chuan. s.287(13kitap-Shı-sanChing. 1914,Shanghai, Comrnercial press). - J. Leğğe. Ayni kitap. s. s. 536-543. 122 MUHADDERE N. ÖZERDİM birtakım oyunlar yaptığını görmüş, bunları ahlaka uygun bulmayarak bu oyunları yapanları öldürtmüştür6 • Shıh Chi'de ise bu olaya dair şöyle bir kayıt vardır: "Konfüçyüs Lu Derebeğliğine Adalet Bakanı olunca komşu derebeğliği Ch'i onun nufuzundan korkmuş. Bunu önlemek için Lu Derebeğliğine mü- zisyenlervekadın oyuncular göndermiştir. Lu Derebeğinin yavaş yavaş eğlenceyedaldığını ve doğru yôldan ayrıldığını gören Konfüçyüz Ba- kanlıktan istifa etmiştir? Konfüçyüs'ün öğrencileriyle yaptığı konuşmaları içinde toplayan Lun-yü de (Konuşmalar kitabı) bu konu ile ilgili bir pasaj vardır. 'Ch'i halkı Lu Derebeyliğine kadın ve müzisyenler (Güzel kadınlar veatlar) gönderdi. Chi Huan (Chi ailesinin Başkanı) bunları kabul etti ve saray üç gün kapalı kaldı. Konfüçyüz burasını terkedip gitti8 • Ch'in imparatoru Shıh Huang-ti'nin (m. ö. 210-246)A Fang sa- rayında en aşağı 30.000kadar aktörü olduğu vebazılarını saray müşa- viri yaptığı ve sonra bunlardan başka sarayda danseden ve şarkı söyle- yen güzel kızların bulunduğu ileri sürlür9 • 6- ArIington. s. 7. ıv-v vı, - Kou-yü'nin, Lu Derebeyliği (BöL. s. 36-52) ve Ch'i Derebeyliği (BöL. s. 52-59) bahislerinde böyle bi kayde ratslamıyoruz. Bu olaydan Chia-yü bahsetmektedir (bak. Hou Han Shu. 81. Li Hsün bahsi. 4. s. 2. b). 7- Bak. Shıh Chi: 47. s. 10a b (Konfüçyüs'ün biyografisi). 8- Konfüçyüs'ün Adalet Bakanı olduğuna dair 'Meng-Tzu (2,209)' veTso Chuan'da (M. Ö. 503-501) bazı kayıtlara rastlıyoruz. Fakat yapılan incelemeler sonunda bunun doğru olmadığı görülür. Meng-tzu'tzu'nın bu mushası daha sonraki bir baskıdır. Burada Konfüçyüs'ün niçin görevinden ayrılıdığını söylemez. Tso Chuan ise Konfüçyüs'ün göre- vinden ayrılma nedeninden hiç bahsetmez. Lun-yü'de ise O'nun Adalet Bakanı veyahut buna benzer yüksek mevkilerde hiçbir şekilde yer almadığını kendi ağzından öğreniyoruz (bak. Lun-yü: BöL.II, 21 iX. 6) ve - Türkçe çevirisi: Muhaddere N. Özerdim. Konuşmalar 'Konfüçyüs'. Milli Eğitim Bakanlığı yayınlarından. Ankara. 1963. BöL.XVııI. s. 132. ve BöL.iV. not. 124. 9- Shıh huang-tı'nın sarayında koruduğu ve devlet işlerinde görev verdiği en ünlü artıstierden biri Yu Chan'dı. Bu aynı zamanda cücedir (Shıh Chi: Bh. 126.s. 5b-6 a ) Ve, - Chung-kuo Hsi-chi Shıh: s. 5-6. Ve, - Chung-kuo Chin Shıh Hsi-chü Shıh. C. I. s. 3. - Hsi-ch'ü Tsung-t'an. s. 2, - Arlington: s. 10 - Ch'in umparatoru Shıh huang-ti, Chou'ların danslı şarkılarından çok faydalan- mıştır. 'Ta Wu'yu alıp değiştirmiş 'Wu Wsing Wu demiştir (Bak Sui Shu: 15,Müzik bh. II. s. la, ve Chung-kuo Hsi -chi Shıh. s. 5). ÇİN TİYATROSU 123 Han sülalesi imparatorlarından Kao-tsu(M. Ö. 206-194) zamanın- da tarihsel bir olayın Çin tiyatrosunun başlangıcı olduğunu ileri sü- rerler. LO "Çin ordusu Hsiung-nu'lar (Hun'lar) tarafından Shansi'de P'ing Ch'eng mevkiinde kuşatılıyor. Hun Bakanı Mao-tun (Mete) şehrin her tarafını kuşatıfken içkalenin dördüncü duvarının sarılmasını karısına (Yen-chi) veriyor. Erzak tükenip açlık baş gösterince, Çin Of- duları komutanı bu kuşatmayı kaldırmak için bir hile buluyor. Mao- tun'unun karısının çok kıskanç olduğunu biliyordu. Kuşatılan duvarın önüne çok güzel yapılmış kadın kuklaları koyduruyor. Ve bunlara canlı süsü verdirrneğe çalışıyor. Mao-tun'un karısı bu kuklaların birtakım çekici danslar yaptığını görünce, şehirde güzel kadınların bulunduğuna kanaat getirerek ku- şatmayı hemen kaldırıyor ve ordularını geri çekiyor. Bu suretle Çinliler açlık ve kuşatmadan kurtuluyorlar." Bu tarihselolayın Çin dramının başlangıcı olup olmadığı üzerinde kat'i bir fikir ileri sürülemez. Anak kuklaların meydana gelmesini sağ- lamıştır diyebiliriz. Üç imparatorluk çağında (M. S. 220-280) Wei sülalesi imparator- larından Ming-ti tiyatroya çok düşkündü. 'Bronz Saksağan' adlı sarayın- da birçok aktörleri toplamış ve temsiller verdirmiştir. Bu zamanda şarkı ve danaslar vardı. Ming-ti bunları çok seviyordu. İmparatorun bu şarkı ve dansları geliştirdiği kaydedilir ii• Sui sülalesi (580-618) imapatoru Yang-ti de zamanının önemli bir kısmını tiyatroya vermişti. Bu düşkünlüğünden dolayı 'Sevinç Sarayını' (Li-kung) yaptırmış ve burada yüzlerce aktörü barındırmış ve kendi yönetiminde birçok temsiller verdirmiştirlz• 10- Chien Han Shu: (Kao-tsu bhoBöL.2. s. 11b). - Han imparatoru Wu-ti de, iyi bir devlet adamı ve askerdi. Fakat dans ve şarkılar- dan da çok hoşlanırdl. Her eyaletten şarkılar toplattı ve Müzik okulu'nu (Yuch Fu'yu) kurdu (Bk. Chien Han Shu: 22.s. 13.veChung-kuo Hsi-chi Shıh: s. 8). 11- Arlington. S. ıı. - Sui Shu: 13. Müzik bahsi. II. s. 2 b. 19 b. - Sui Shu: 15. Müzik Bahsi. II. s. 1b. ı. 12- Arlington. s. 1 - Sui Shu: 15müzik bhoII. s. 30 b, 32 b. - Hsi-ch'ü Tsung-t'an. S. 5. - Chung - kuo Hsi-chi Shıh. S. 16-18. 124 MUHADDERE N. ÖZERDİM T'ang sülalesi (618-906)tiyatro için bir rönesans çağı olmuştur diyebiliriz. Zira tiyatro yukarıda görüldüğü gibi daha önceleri,bir mes- lek olarak bir varlık kazanamamıştı. Bu oyunların bir kısmı 'Shen-hsi' denilen 'kutsaloyunlar'dı, ve dinsel bir nitelik taşıyordu. Gayesi erdemi anlatmak ve yaymaktı. Bunlar sihirbazlar (Wu) ve büyü- cülertarafından yapılıyordu. Bunların yanında dinselolmayan, toplan- tılarda, bayramlarda bir eğlencearacı olarak yapılan danslı ve şarkılı oyunlar da vardı. Ayrıca geleneğe göre aile ve klana mensup 'Ata'ların şerefine yapılan ve ayinlerle ilgilikutlama törenleri devardı. Bunlara orta oyunları, karagözleri, kuklaları ve akrobatik oyunları da katabiliriz. Bunların içinde eski bir dramatik şekil olarak kabul edilen şarkı vediyaloğlar da vardı. Fakat gerçekbir dram için bir başlangıç sayılamazdı. Bu bakımdan, T'ang imaparatorlarından Ming Huang (M. S.712-750)Tiyatronun eskisinenazaran her bakımdan gelişmesine yardımcı olmuştur diyebiliriz. O müzik ve şarkıyla meşgulolan genç vegüzelkızlar için, 'Li-yüan Chiao-fan'dan (Armut bahçesiAkademisi) başka, I-ch'un Yüan'ı (ölmez ilkbahar bahçesi) kurmuş ve tiyatro sanatı ile ciddi şekildeuğraşmıştır. Kabiliytli herkesi himayesine almış ve saraydaki temsiller için yetiştirmiştir. İmparator da bizzat bu tem- lere katılmıştır. Fakat bilginler, bilhassa Konfüçyanistler sarayın ti- yatro ileilgisinihoş görmemişler veaktörleri toplum dışısaymışlardır.13 Sung sülaJesi zamanında (960-1279) imaparator T'ai-tsung ve Cheng-tsung da tiyatroya çok önem vermişlerdir. Hua-lin -hsi (çeşitli ormanlar) ve 'Ts'ui-chin-she (süslü elbiseler toplumu)' gibi tiyatrolar kurmuşlardır. Burada temsil edilen oyunlar danslı ve şarkılı idi. Ve daha.ziyadehalkın duygularını yansıtıyordu ki,sarayhalkı bundan hoş- lanmamıştır.14 13 Chiu T'ang Shu. 28. Müzik Bh. i.s.28b. - Chung-kuo Hsi-chi Shıh. s. 19-21. - Chung-kuo Chin-shıh Hsi-ch'ü Shıh. s. 5 - Hsi - ch'ü Tsung-t'an. s. 6-8. - T'ang sülalesine ait kral mezarlarında aktör vedansörleri temsil eden imajlar var- dır. Bunların yabancı tipler oldugu ve daha ziyade asiatik modellerden ilham alınarak yapıldıgı göze çarpar (Arlington. s. 4). - Prof. Eberhard, Çin tiyatrosunun ikikaynaktan geliştigikanaatindedir.: ı-Kuzey kavimlerinden gelen (Türk ve Mogolların kült oyunları) danslı temsiller. Bilhassa kılıç oyunları. Bunlar sonradan askeri piyesleri meydana getirmiştir ki, burada esas olan şey danstır. Müzik sonradan gelir.2-Güney Çin asıllıkurban törenlerindeki oyunlar. Bunlar da sivil piyesleri (romantik olan dramıar) meydana getirmiştir (W.Eberhard: ÇinTarihi. 1947.Ankara. s.221.veA History of China. Berkeley. 1969.s. 182- 183). 14 Arlington. s. 12. - Bu şarkılar Sung hanedanının orijinal şarkıları degildir. Kuzey sülalelerinden alın- ÇİN TİYATROSU 125 Moğol hanedanının (Yüan sülalesi 1280-1368) gelmesiyle Çin kül- türüne birçok yenilikler katılmıtır. Ve zamanla tiyatroda da esaslı gelişmeler görülmüştür. İlk defa olarak tiyatro tekniğine birtakım yeni kaideler konmuştur. Ve tiyatro Kuzey (Pei-ch'ü) ve Güney (Nan- ch'ü) olmak üzere iki ekole ayrılmıştır. Bu iki ekolün içinde birçok dra- matik usluplar da vardır. Moğol sülalesinin ilk çağlarında doğan bu iki ekolün arasında bazı ayrımlar vardır. Bilhassa oyUnların yapdış şekli, müzik, diyalog ve konularında bu ayrımlar göze çarpar. Hepsi ayrı ayrı mahalli ilhamların etkisi altında kalmıştır. Sonra bunlar arasında şarkı ve diyaloglardan ibaret oyunları içine alan Tsa Chü (çeşitli oyunlar) denilen küçük pi- yesler de vardır. Fakat bunların hiçbiri bu gün mevcut değildir. . Merkezi peking olan ve 1235-1280 yılları arasında en parlak ça- ğını yaşayan 'Kuzey ekolü'nün şarkıları epik bir ruh taşır ve çok can- lıdır. Melodileri daha yumuşak ve daha ahenklidir. 'Güney ekolü'nün merkezi Hang-chou idi. Gelişme çağı 1280- 1335 yılları arasındadır. Bu tiyatro uslubunda vezin tekniğine, şiirin uzunluğuna, edebi deyimlere çok önem verilmiştir.' Kuzey ekolü'nde ise kaideler daha serbesttir. Ve her günkü konuşma dilin terimler alın- mıştır. ve saray dilinden çok farklıdır. Şarkılarda telli aletler kullanı- lır.'Güney' piyeslerinde ise telli aletler ikinci derecede kalır. Başlıca müzik aleti flüttür. Bu iki ekol Ming sülalesine kadar (1368-1644) ayakta durabildi. Bu zamanda 'Güney ekolü' 'Ch'an Ch'i' adıyle daha çok gelişerek toplumun ilgisini çekrneğe başladı. 'Kuzey ekolü' ise etkisini kaybet- rneğe yüz tutmuş bir durumda idi. Ming sülalesinin ilk zamanlarında 'Güney tiyatrosu'nu birkaç ekole ayrıldığını görüyoruz. Bunlar mahalli ihtiyaçlara göre kurulmuş tiyatro toplulukları idi. Menşeilerini muhtelif eyaletlerden almıştı. Burada lehçe önemli bir roloynar. Bu sülalenin orta çağlarında ise dramatist ve bilgin Liang-po-lung ve kompositör, müzisyen olan Wei Liang-fu tiyatroya bir takım yenilik- mış'Ta Chü'lerdi. Bunlar l00'den fazla idi.Fakat birkısmıkaybolmuştur (Bak. SungShıh: 126.Müzik h. i.s.7a b-8a b. veSung Shıh: 142: Müzik bho17.S. 9ab-ll a ve16b). Ve - Chung-kuo Hsi-chi. s. 32(burada 40 Ta Ch'nün adı verilmiştir) ve s. 26, 31,37. - Chung-ku Chin-shıh Hsi-ch'ü Shıh s. 6-8ve 18-26. - Hsİ-ch'ü Tsung-t'an. S. 9-10. 126 MUHADDERE N. ÖZERDİM ler getirdiler. Wei Liang-fu yeni bir müzik uslubunu (Shui-mo-tiao) yarattı ve bu adı taşıyan bir tiyatro ekolünün kurucusu oldu. ıs Diğer ekoller ise bunun etkisinde kalmağa başladılar. Ye nihayet K'un Ch'ü adını alan yeni bir tiyatro ekolü meydana geldi.16 Bu tiyatronun 300 yıl kadar (1550-1850) Çin sahne hayatına egemen olduğunu görüyo- ruz. Böylece, mahalli bir tiyatro olarak Wu eyaletinde ortaya çıkan K'un Ch'ü Shanghai'ye kadar yayıldı. Uzun yıllar imparatorların, saray halkının, bilginlerin, edebiyatçılann, aktörlerin, hatta tüccarların ve sonra şarkıcı kızların sevgisini kazanmış ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen tiyatro eserleri vermiştir. Buzamanda, ipeği, princi bol ticaret veekonomisi bakımından zen- gin olan Soochow bir kültür merkezi idi. En iyi aktörler, şairler ve mü- zisyenler burada toplanmıştı. K'un Ch'ü burada bir gelişme ve yüksel- me fırsatı bulmuştu. Sanatçılar, bu tiyatro için en iyi besteler yaptılar ve piyesler yazdılar.17 Bu çağın ilk piyes yazarı ve ünlü bir şair olan Li K'ai-hsin'dir. Ye sonra en büyük dramatistlerden Liang Ch'nen-yü'- nün 'Huan-sha nehrinde çamaşır yıkayan kızın aşkı' adlı piyes K'un Ch'ü sahnesine değerli bir eser kazandırmıştır. Bundan sonra, Wuchiang' Ekolünün babası sayılan Shen Ching gelir ki, yalnız piyes yazarı değil, aynı zam~nda fonoloji üzerinde de çalışmış bir bilgindir. 17 piyessin- ancak 3 tanesı kalmıştır. Aynı çağda yaşayan T'ang-hsien-tsu da bir piyes yazarı olarak çok ün kazanmıştır. '4 Rüya' adlı eseri ve 'Eflatun flütün romansı'. onun zengin muahayyilesini ve poetik kabiliyetini gös- terir. Kendisini Shakespear ile mukayese ederler. IS Mançuların Çin'e eğemen olmasiyle (1644-1911) Peking Başkent yapıldı. Çinin kültür merkezi Kuzeye taşındı. Fakat Soochow henüz henüz kültürel önemini kaybetmemişti. Mançu hanedanının en kuvvet- 15-16- Bak. Scott: The C1assicaltheatre of China. London, 1957.s.32-33. .- K'un Ch'ü'nün başlangıç tarihinin belli olmadığı veWeiLiang-fu'nın bir tiyatro kurucusu olmaktan ziyade Ku'n Ch'ü'yü geliştirdiğivebu tiyatronun daha bir yüzyılönce varolduğu ileri sürülmektedir (Bak. Yao Hsin-nung. The rise and fall of the K'un Ch'ü. Tien Hsia. Monthly. 1936.Ocak. Shanghai. s. 65). - K'un Ch'ü, 'Güney şarkı'larına verilen bir ad olarak kabul edilir (Chung-kuo Chin-shıh Hsi-chü Shah. C. I. s. 166). 17- Bu piyesler 31 kadardır. Ye 5katagoriye ayrılmıştır (Bak. Chung-ku Hsi-chi: s. 80-84.ve Chung-kus Shch Chin-shıh Hsi-ch'ü Shıh. s. 179-7). 18 - Chung-kuo Hsi-chi. s. 8-87. - Chung-ku Chin-shıh Hsi-chü. s. 202 ve 230. 121 ÇİN TİYATROSU li imparatorlarından Kang Hsi (1661-1722) ve Ch'ien Lung (1735-1796) tiyatroya çok ilgi gösterdiler. K'un Ch'ü repertuarını yeniden gözden geçirmek ve eski opera eserlerini toplamak için Yangchou'da bir 'Büro' kuruldu. Ye birçok yeni piyesler yazıldı. Çok değerli sanatçılar ve sanat eserleri bakımından bu imparatorların zamanına 'tiyatronun altın çağı' derler. Bu çağın en ünlü piyes yazarı Li Yü'dür (1611-1680). Klasik us.. lupta piyes yazmayı reddetmiş ve yeni dramatik kaideler ortaya koymuş ve sade dilin savunucusu .olmuştur. 19 Hung Sheng ve K'ung Shang-jen bu çağın en ünlü oyun yazar- larındandır. Birçok piyesleri yanında Hung'un 'Uzun ömür sarayı' adlı oyunu T'ang süHilesi imparatorlarından Ming Huang'ın gözdesi Yang Kuei-fei ile olan aşk öyküsünü anlatır. Çok popüler olmuştur. Kung'un 'şeftali çiçekli yelpaze' adlı oyunu da çok sevilmiştir. Konusu, Ming Hanedanının ünlü yazarlarından Hou Fang-yüeh ile şair ve şan- töz Li Hsiang-chü'nün ,aralarındaki aşk dramıdır.20 Saray tiyatrosu diyebileceğimiz K'un Ch'ü, sarayın yardımıyle geliştiği ve en yüksek noktasına eriştiği zaman, bunun yanında halkın tuttuğu mahalli tiyatrolar da gittikçe değer kazanıyordu. İmparator Chia Ch'ing (1796-1821) zamanında bu tiyatrolar K'un Ch'ü ile yarı- şacak bir dereceye gelmişti. ]850'de Kuanghsi eyaletinde patlayan T'ai-p'ing isyanı ve sonra Fransızların ve İngilizlerin işgali (1856-1860) Mançu'ların egemenliğini veekonomik durumunu sarsmıştı. 1853'de de Kiangsu eyaletinin isyan- cıların eline geçmesiyle Soochow'un ekonomik statüsü bozulmuş ve ti- yatro sanatçıları dağıımıştı. Bu aynı zamanda K'un Ch'ü'nün de bir daha kendine gelmemek üzere sanat alanından çekilmesine sebep ol- muştu. Zaten Mançu hükümeti de sarayın ve yüksek tabakanın lüks içinde yaşamasını veher türlü eğlencelere gitmesini yasak etmişti. Böy- lece K'un C'hü her bakımdan himayesiz kalmıştı. Bununla beraber yu- karıda bahsi geçen mahalli tiyatroların gruplar halinde yaşadığı görülüyor. Bir zaman sonra bu küçük tiyatro grupları birleşerek, Ching Hsi (Başkent Tiyatrosu) adıyle Peking'de yeni bir tiyatron'un .kurulmasını 19- Bak. Tİen Hsıa. Aynı makale s. 77. - Chung Kuo Hsİ-chi Shıh. s. 97. - Chung-kuo Chin-shıh Hsi-ch'ü Shıh. s. 20- Chung-kuo Hsİ-chi: Shıh s. 98. - Chung -kuo Chin -shıh Hsi -ch'ü Shıh: s. 376-379ve383. 128 MUHADDERE N. ÖZERDİM sağladılar. Anhui'li Ch'eng Chang-keng ve T'an Hsin-p'ei tiyatronun kurucularından sayılır. Bu tiyatro sarayın yardımıyle, bilhassa impa- ratoriçe Tzu-his himayesinde gelişti ve değerli oyunlar verdi. .Japonya ile savaş (1932-1945) tiyatro faaliyetini durdurmuştu. Japonlar tiyatro yu çok sevdiklerinden, artistIeri bu yolda teşvik etmiş- lerse de sanatçılardan hiç ilgi görmemişlerdir. Ye çinli oyuncular ja- ponlar için oynamak istememişlerdir. İkinci Cihan savaşında ise ti- yatro ölü bir çağ yaşamıştır diyebiliriz. Milli hükümetin Nanking'de tekrar kurulmasiyle canlanan Ching Hsi, Komünist rejim altında Pe- king' de ve sonra Honk Kong' da temsÜler vermekte devam etmektedir. Ye sonra, Milliyetçi Çinin başkenti olan Taipei'de de klasik biçimde ti- yatronun oyunlar verdiğini görmekteyiz. Bundan başka, Peking Chin Hsi' adında bir çocuk tiyatrosunun kurulmuş olduğunuda öğreniyo- ruz.21 Çin Tiyatrosunun Özelliği: Görüldüğü gibi, Çin'de klasik ve milli diyebileceğimiz tiyatro bir- çok mahalli tiyatro topluluklarının birleşmesiyle meydana gelmiştir ve uzun yıllar Çin toplumunun milli bir eğlencesi olmuştur. K'un Ch'ü ve Ching Hsi denilen bu iki büyük tiyatro ekolünün meydana ge- şini ve tarihsel gelişmesini kısaca gösterdik. Her iki tiyatronun arasında dramatik sanat bakımından bazı ayrımlar olduğunu burada göreceğiz. Başlıca ayrımı, müzik aletlerinde ve sonra piyeslerin temel yapı- lışlarında görülür. Moğol (Yüan) tiyatrosunun bir pro tipi olan 'Ku- zey ekolü'nden pek farklı olmayan K'un Ch'ü tiyatrosunda, müzikal terimler ve usluplar çok çeşitlidir. Piyesler dahayumuşak, daha roman- tik ve daha edebi uslupta yazılmıştır. Burada teknikten ziyade sanata önem verilmiştir. Edebiyatçılar, bilhassa piyes yazmak için yetiştiril- mişlerdir. Bu piyesler hem seyirciyi hem de tiyatro meraklılarını düşü- nerek kaleme alınmıştır. K'un Ch'ü'de piyesler sahnelere (Chıh) ayrılmıştır.22 Burada çe- şitli öyküler ve oyuncuların aksiyonları ayrıntılı bir biçimde izle- 2ı- Bak. Scott: s. 34. - Taıwan: Kasım. 1969. s. 21 - 24. 22- Moğol çağının tiyatro piyesleri4sahne/ikti. Yeher sahnede şarkı söyleyen artisler başka kişilerdi. 4. kişi birarada asla şarkı söylemezdi. 4esaslı rol veyahut karakter tipleri vardır. Cheng Shen (yaşlı adam), imparator ve general rollerine çıkar. Wu Shen, tipi, ise askeri kahramanları canlandırır. Bunlar birtakım akrobatik oyunlar da yaparlar. Bu ba- kımdan aktörün iyibir atlet olması gerekir. Hsıao Sheng(gençadam), her türlü rolleri ya- pan kişilerdir.
Description: