SERİ CİLT SAYI SERIES VOLÜME NUMBER , A 40 1990 SERIE BAND HEFT 1 SĞRIE TOME FASCICULE İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ ORMAN FAKÜLTESÎ D E R G İ S İ REVIEW OF THE FACULTY OF FORESTRY, UNIVERSITY OF İSTANBUL ZEITSCHRIFT DER FORSTLICHEN FAKULTÂT DER UNIVERSITÂT İSTANBUL REVUE DE LA FACULTE FORESTIERE DE L'ÜNİVERSİTE D'ISTANBUL MİLLİ PARK PLANLAMASINDA KAMUOYU ETKİSİ (MAÇKA ALTINDERE VADİSİ MİLLİ PARKI ÖRNEĞİ) Doç. Dr. Sümer GÜLEZ1* Kı sa Özet Milli park planlan genelde merkezdeki en uzman karar organınca yapılır. Bu çalışmada, milli park planlarının hazırlanmasına değişik bir yaklaşımla başlanıl masını öneren bir model sunulmaktadır. Modelin özü, milli park planı hazırlanır ken kamuoyunun dikkate alınmasıdır. Bu amaçla, Maçka Altındere Vadisi Milli Parkı örnek alınarak hazırlanan bir anket formu ekte sunulmuştur. Anket sonuçla rının değerlendirilmesinde doğrudan ya da dolayısıyla ilgisi olabilecek kişi ve kuru luşların görüşlerinin, milli park planlarının hazırlanmasında gözönünde tutulma sını gerektiren birdüzeyde olduğu görülmüştür. 1. GlRlŞ Genel anlamıyla doğa, sanat ve kültür gibi insan kafası ürünlerin karşıtı olup kendiliğinden va rolan canlı ve cansız varlıkların bütünü olarak bilinmektedir (TDK, 1974). Hemen tüm ülkelerde oldu ğu gibi, ülkemizde de doğa koruma, herzaman güncelliğini koruyan bir olgu olarak karşımıza çıkmak tadır. Gittikçe kalabalıklaşan günümüz dünyasında doğa artık kendisini, çok uzakta ya da ulaşılamaz olmakla koruyamamaktadır. Bu nedenle, milli park ve eşdeğer korunan alanların kurulması, geriye ka lan doğal habitat ve ekosistemleri örnekleyen yerlerin, ender ve nesli tehlike altındaki türlerin en iyi şe kilde korunmaları için tek yol olarak gözükmektedir. Doğa koruma düşüncesinin bilinçli bir şekilde ortaya çıkışı, 19. yüzyılın ikinci yansına rastlar. 1872 yılında dünyanın ilk milli parkı olarak ABD'de "Yellovvstone Milli Parkı"mn kuruluşu, doğa ko ruma düşüncesinin dünya üzerinde toplum ve ülkelerce benimsenmesinin resmen başlangıcı olarak kabul edilebilir. Doğa koruma alanları çok çeşitlidir. Bu alanların uluslararası sınıflandırılmalan yapılmıştır (GÜLEZ, 1984). Çeşitli düzeylerdeki bu korunan alanlar her ülkede, içerdikleri kaynak değerlerinin özellikleri doğrultusunda, çeşitli adlarla oluşturulurlar. Rezerv alanlan, yaban hayatım koruma alanla rı, milli parklar; doğa parkları, peyzaj koruma alanlan, doğa anıtlan bunlar arasında sayılabilirler. Tüm korunan alanlar içinde en yerleşik olanı planlama ve yönetim açısından en fazla geçmişi olanı milli 1) K. T. Ü. Orman Fakültesi, Peyzaj Mimarlığı Bilim Dalı - Trabzon Yayın Komisyonuna Sunulduğu Tarih: 02.08.1989 118 SÜMER GÜLEZ parklardır. Fakat her ülkedeki milli parkların içerdikleri özellikler çoğu kez farklılıklar gösterir. Bazı ülkelerde rezerv alanları milli park adı altında ayrılmışlardır. Bazı ülkelerde ise, koruma amaçlarının yanısıra, rekreasyon ve turizm amacıyla da milli parkların oluşturuldukları görülmektedir. 2. PARK KAVRAMI VE MİLLÎ PARKLAR Çok geniş alanları kapsayan yabanıl alanlara milli park denmesi ya da genelde park olarak ad landırılması yadırganabilir. İngilizce "park" sözcüğünün ilk özgün kullanımına baktığımızda; uzakta ki verimsiz fakat yönetim altındaki ormanlık alanlara, üzerinde bazen herhangi bir ağaçlık alan bulun masa da, park denildiğini görürüz. Ayrıca park kavramının benimsenmesinde, bu kavramda alanın bo zulmamış olarak uzaktan gelen ziyaretçiler için ayrıldığının belirtilmiş olduğu da düşünülebilir. Bu nunla birlikte, insanoğlu tarafından bir müdahale ve işletilme olmaması, buna karşın doğa ile başbaşa kalmak için gelen ziyaretçilere açık olması park kavramının özünü oluşturmaktadır (NICHOLSON, 1974). Milli park ya da ulusal park deyimindeki birinci sözcük "milli" ya da "ulusal" sözcükleri daha açık kavramlardır. Bu kavram; bir taraftan parkın içerdiği kaynak değerlerinin nitelik yönünden yerel ve bölgesel düzeyden daha üstün değerde, başka bir deyişle ülkesel düzeyde olduğunu, diğer taraftan milli sınırlar içerisinde kendi benzerlerinin en iyi örnekleri olmaları dolayısıyla da dünya mirasına de ğerli katkılarda bulunduğunu gösterir. Bu nedenle de, bu gibi alanlar ulusal düzeyde ayrılıp korunmaya hak kazanırlar. Milli park tanımına uygun olsun veya olmasın, değişik sınıflandırılmaları yapılan ve bu neden le de değişik işlevlere sahip olan birçok korunan alanın ülkelerce nedense hep milli park adı altında ay rılmaları eğiliminde olduğu gözlenmektedir. Bunun bimedeni de, kanımızca, milli park deyimindeki "milli" sözcüğünün halka sempatik gelmesi ve halk üzerinde milli parkın benimsenmesinde duygusal bir yaklaşım yaptığıdır. Uluslararası Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği (lUCN)'nin 1969 yılında Yeni Del hi'de yapılan 10. Genel Kurul Toplantısında, milli parkın birtanımlaması kabul edilerek tüm ülkelerin bu tanımlama doğrultusunda milli park oluşturmaları önerilmiştir. Bu tanımlama şöyledir: "Bir milli park oldukça geniş bir alan olup: 1) insan işletme ve işgali ile bir veya birkaç ekosis- temi önemli birdeğişime uğramamış; bitki ve hayvan türleri, jeomorfolojik alanlar ve habitatlan yö nünden özel bir bilimsel, eğitsel ve rekreasyonel değer taşıyan ya da doğal peyzajın üstün güzellikte ol duğu; 2) ülkenin en üst uzman karar organınca, olası en kısa zamanda, tüm alanda işletme veya işgali önlemek ya da kaldırmak ve alanın milli park olarak ayrılmasına neden olan ekolojik, jeomorfolojik veya estetik özelliklerine özenle yaklaşılmasını zorunlu kılmak için gerekli önlemlerin alınmış olduğu ve 3) ziyaretçilerin esinlenme, eğitsel, kültürel ve rekreasyonel amaçlarla yararlanmaları için özel ko şullar altında girmelerine izin verilen yerlerdir." Milli parkların büyüklüğü olarak da, en az 1.000 hektarlık bir alanı kapsaması bir ölçüt olarak getirilmektedir. Ülkemizde ise, 1983 yılında çıkarılan 2873 sayılı "Milli Parklar Kanunu" ile doğa koruma ve milli parklar konusuna yasal bir dayanak sağlanmaktadır. Bu yasanın 2. maddesindeki tanımlara göre, ülkemizdeki doğal alanların; a) milli park, b) doğa parkı, c) doğa anıtı ve d) doğayı koruma alanı olarak dört grupta ele alındığı görülmektedir. Bunlardan milli parkın anılan yasadaki tanımı ise şöyledir: MİLLÎ PARK PLANLAMASINDA KAMUOYU ETKlSÎ 119 Milli park; bilimsel ve estetik bakımdan ulusal ve uluslararası ender bulunan doğal ve kültürel kaynak değerleri ile koruma, dinlenme ve turizm alanlanna sahip doğa parçalarıdır. Milli parkın gerek uluslararası ve gerekse ulusal tanımından da görüleceği gibi, Milli Park de yiminden; ulusal ve/veya uluslararası düzeyde özel bir bilimsel ve eğitsel önem taşıyan doğal, kültürel ve rekreasyonel kaynak değerlerine sahip ve ziyaretçilere özel koşullar altında açılabilen yerler anla şılmaktadır. "Milli Park" deyimi ülkemizde ilk kez, I. Ü. Orman Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Se- lahattin inal tarafından 1949 yılında yayımlanan "Tabiatı Koruma Karşısında Biz ve Ormancılığımız" adlı yapıtında kullanılmaya başlanmıştır (İNAL, 1949). Bugün ülkemizde 21 milli parkımız vardır (Çizelge 1). Çizelge 1. Ülkemizdeki Milli Parklar Table 1. Tlıe National Parks in Turkey Milli Parkın Adı ın Kuruluş Yıh Büyüklük Name of National Park Province Years of Establish. Size (ha) Yozgat Çamlığı Yozgat 1958 264 Karatepe-Aslantaş Adana 1958 7.715 Soğuksu Ankara 1959 1.050 Kuşcenneti Balıkesir 1959 64 Uludağ Bursa 1961 11.338 Yedigöller Zonguldak 1965 2.019 Dilek Yanmadası Aydın 1966 10.985 Spildağ (Manisa Dağı) Manisa 1968 5.505 Kızıldağ İsparta 1969 550 Termessos (Güllük Dağı) Antalya 1970 6.702 Kovada Gölü İsparta 1970 6.534 Munzur Vadisi Tunceli 1971 42.000 Olimpos-Beydağlan Sahil Antalya 1972 69.800 Gelibolu Yanmadası Tarihi Çanakkale 1973 33.000 Köprülü Kanyon Antalya 1973 36.614 İlgaz Dağı Kastamonu 1976 1.088 Başkomutan Tarihi Afyon-Kütalıya 1981 35.500 Göreme Tarihi Nevşehir 1986 9.572 Maçka Altındere Vadisi Trabzon 1987 4.800 Boğazköy-Alacahöyük Tarihi Çorum 1988 2.634 Nemrut Dağı Adıyaman-Malatya 1989 13.850 3. MÎLLÎ PARK PLANLAMALARI Milli parkların, kendine özgü koruma-kullanma dengeleri gözönünde tutularak, özel planla malarının yapılması gerekmekledir. Genel olarak her milli park için, içerdiği kaynak değerlerinin özel likleri doğrultusunda hazırlanması gereken bu planlar da her dört ya da beş yılda bir revize edilmelidir ler. Bu nedenle milli park planlan; 5'er yıllık ülke kalkınma planlan, bölgesel planlar, fiziki planlama lar, imar planlan vb. birçok planda planlama tekniği yönünden uyumlu olarak hazırlanırlar. 120 SÜMER GÜLEZ Milli park planlamalarında; milli parkın doğal, kültürel ve rekreasyonel kaynak değerleri, mevcut arazi kullanımı ve mülkiyet durumu ile sosyo-ekonomik etmenler ayrıntılı olarak belirlenir. Yapılacak alan ve kaynak analizleri sonucunda ortaya çıkan verilerin plan amacı ve ilkeleri doğrultu sunda sentezi yapılarak, koruma ve kullanma alanlarıyla kaynak değerleri bütünlüğünü temin edecek şekilde zon sınırlan saptanır. Her zonun özelliklerine göre koruma, kullanma, geliştirme ve idare ka rarlan alınarak bu yönde planlamalar için esaslar belirlenir (SAKARYA, 1986). Milli park planlan ay- nca; parkın içerdiği kaynak değerlerinin korunması ve sürekliliğinin sağlanması, belirli alanların taşı ma kapasitelerini aşmayacak bir düzeyde ziyaretçi kullanımına açılması, idare bütünlüğünü sağlaya cak önlemlerin alınması, park içerisinde yaşayan halkın sosyal ve ekonomik yönden desteklenmesi vb. konulan da içerirler. Milli park planlan ülkemizde ve birçok ülkede olduğu gibi, genel olarak merkezdeki en uzman karar organınca (örneğin ülkemizde Orman Genel Müdürlüğü Milli Parklar Başkanlığı) hazırlanırlar. Bazı ülkelerde ise (örneğin Ingiltere), her milli park idaresi kendi planlarını bizzat kendi hazırlar ve merkezi otoritenin onayına sunar. 4. MÎLLÎ PARK PLANLAMASINDA YENÎ BÎR YAKLAŞIM: PLANLAMADA KAMUOYU ETKÎSÎ (MAÇKA ALTINDERE VADÎSÎ MÎLLÎ PARKI ÖRNEĞÎ) Milli parklann planlanmalan genelde, ülkemizde de olduğu gibi, her milli parkın içerdiği kay nak değerlerinin özellikleri doğrultusunda, konunun uzmanı kişilerden oluşan bir ekip (tim) tarafıdan yapılır. Fakat bu planlamalar yapılırken, konu ile doğrudan veya dolaylı ilgisi olabilecek milli parkın yakın çevresinde yaşayan halkın ve ilgili kamu kuruluşlarının görüşlerinin de alınması çoğunlukla gö- zardı edilir. 1989 yılında yaptığımız bir çalışma ile bu konunun gözönünde tutulmasını amaçladık. Ömek olarak aldığımız Maçka Altındere Vadisi Milli Parkı 1987 yılında kurulmuş olup Trabzon ili sınırlan içerisindedir (Çizelge 1). Bu milli parkın planlanması, Ankara'da Orman Genel Müdürlüğü Milli Park lar Dairesi Başkanlığı'nca hazırlanmaktadır. Fakat biz tüm milli park planlannın hazırlanmasına bir ör nek oluşturabileceği ümidi ve düşüncesiyle, sözkonusu milli park planının hazırlanmasına değişik bir yaklaşımla başlanılmasını öneren bir model sunuyoruz. Modelin özü; milli park planı hazırlanırken kamuoyunun dikkate alınması, bunun için de yukarıda sözü edilen ilgili kişi ve kuruluşların görüşleri nin öğrenilmesi amacıyla anket yöntemine başvurulmasıdır. Bu amaçla hazırlanan bir anket formu ek te sunulmuştur. Anket formunun düzenlenmesinde, îngiltere"de "Peak District" Milli Parkı'nın planı hazırlanırken kullanılan yöntem (PDNP 1974,1978,1980), değiştirilerek ve ülkemiz koşullarına uyar lanarak kullanılmış ve sunduğumuz model bu yöntemden esinlenilerek oluşturulmuştur. Bu duruma göre anılan modeli; a) planlamada alternatif stratejilerin belirlenmesi, b) belirlenen stratejilerin anket yöntemiyle kamuoyuna sunulması ve c) anket sonuçlarının değerlendirilmesi olmak üzere üç evrede inceleyebiliriz. 5.2. Planlamada Alternatif Stratejilerin Belirlenmesi: Her milli parkın içerdiği doğal, kültürel ve rekreasyonel kaynak değerleri farklıdır. Bu nedenle, her milli parkın kaynak değerlerinin özellikleri doğrultusunda planlama stratejilerinin belirlenmesi MİLLİ PARK PLANLAMASINDA KAMUOYU ETKİSİ 121 gerekir. Genel olarak dörl planlama stratejisinin saptanması yeterlidir. Bunlar, özetle: — A Stratejisi, mutlak koruma uygulanacak ve bu arada bazı pasif rekreasyonel etkinliklere olanak tanıyacak alanlar için; — B Stratejisi, koruma-kullanma dengesi içinde koruma ağırlıklı alanlar için; — C Stratejisi, koruma ile kullanma eşit ağırlıklı fakat koruma öncelikli alanlar için; ve son ola rak — D Stratejisi, koruma-kullanma dengesi içinde kullanma ağırlıklı alanlar içindir. Görüldüğü gibi, bu stratejilerde mutlak korumadan en az korumaya doğru bir sıralanma sözko- nusu olmaktadır. Maçka Altıııdere Vadisi Milli Parkı için belirlediğimiz stratejiler Ek'teki Anket For- mu'nda verilmiştir. Planlama stratejileri, her milli parkın özellikleri doğrultusunda ana ilkeleri sapta yan bir çerçeve oluşturduğu için, belirli bir strateji kabul edildikten sonra milli park planlamasında bu çerçeveyi aşmayan ayrıntılara girilebilir. 4.2. Belirlenen Stratejilerin Anket Yöntemiyle Kamuoyuna Sunulması: Belirlenen stratejilerden birine göre milli parkın planlanmasını yapılması gerekir. Bu seçimin yapılmasında, o milli parkın planlanmasında doğrudan ya da dolaylı ilgisi olabilecek kişi ve kuruluşla rın da görüşlerinin alınması oldukça önemlidir. Zira böyle geniş bir kitlenin desteği alınarak, en azın dan düşüncesi sorularak planlaması yapılan milli parka, halk ve kuruluşlar daha çok sahip çıkacak ve onun planlama sorumluluğuna az da olsa katılmış bir kimsenin gururunu duyacaklardır. Stratejilerin daha iyi anlaşılır olması için, her strateji avantajları ve dezavantajları, diğer bir de yişle olumlu ve olumsuz yönleriyle birlikte bir anket formuyla ilgili kamuoyuna sunulur ve kişilerin bu planlama stratejilerinden birini seçmesi istenir. Kişinin seçtiği planlama stratejisinde eklemek, çıkar mak ya da değiştirmek istediği hususlar var ise onların da öneri halinde alınması gerekir. Ek'te verilen Maçka Altındere Vadisi Milli Parkı için yaptığımız anket formunda da görüldüğü gibi, hazırlanan an ket formlarında kişilerin gerçekten objektif ve etki altında kalmadan karar verebilmesi için, isteyenle rin dışında ad ve adres sorulmaması da önem taşımaktadır. Anket formları hazırlandıktan sonra bunların nerelere ve kimlere gönderileceği konusu günde me gelir ya da en sağlıklısı, anket fonnları hazırlığı başlamadan çok öncesinden bu konunun kararlaşü- rılmış olmasıdır. Maçka Altıııdere Vadisi Milli Parkı örneğinde, anket formlarının dağıtılmasında ön celikle milli parktan doğrudan etkilenen milli parkın hemen yakın çevresindeki Altındere ve Coşande- re köyleri, daha sonra da doğrudan ve dolaylı etkilenebilecek Maçka ilçesindeki özel ve tüzel kişiler gelmektedir. Bundan sonra da il sınırları içindeki (bu genelge bölge sının da olabilir) dolaylı etkilene bilecek ya da görüşlerinin alınması gerekebilecek Trabzon kentindeki kamu ve bilim kuruluşlan ola rak; Karadeniz Teknik Üniversitesindeki Onnan Mühendisliği ve Mimarlık Bölümleri, Orman Bölge Md., Doğu Karadeniz Ormancılık Araştırma Md., Müze Md., Kültür ve Turizm Md.'leri düşünülmüş tür. En son olarak da, merkezi bir otorite durumundaki Ankara'da Orman Genel Müdürlüğü Milli Park lar Daire Başkanlığı ile Ormancılık Araştırma Enstitüsü gözönüne alınmıştır. Değinilen bu yerlere an ket formları yeterli miktarlarda verilmiş ya da gönderilmiştir. 122 SÜMER GÜLEZ 4.3. Anket Sonuçlarının Değerlendirilmesi: Maçka AJtındere Vadisi Milli Parkı örneğinde, geçerli 170 anket formu değerlendirmeye alın mıştır. Çizelge 2'de ankete katılanlann milli parkın planlanmasında kabul ettikleri stratejilere göre da ğılımı verilmiştir. İlk değerlendirme sonuçlarına göre; A stratejisini 80, B stratejisini 59, C stratejisini 18 ve D stratejisini ise 13 kişinin işaretlemiş olduğu görülmüştür. Fakat yapılan öneriler incelendiğıı- de; örneğin A stratejisini işaretleyen bazı kişilerin tamamen B stratejisine yönelik önerilerde bulun dukları ya da B stratejisini seçen bazılarının ise aslında A ya da C stratejilerine göre önerilerde bulun dukları görülmüştür. Bu durumda gerçek bir değerlendirme yapabilmek için bu önerilere uygun dü zeltmeler yapılmıştır. Örneğin Çizelge 2'de görüldüğü gibi, A stratejisini işaretleyen kişilerden 22'si önerilerine göre aslında B stratejisini işaretlemesi gerekirdi. Aynı şekilde, B stratejisini işaretleyen 5 kişi de önerilerine göre aslında A stratejisini seçmesi gerekirdi. Bu duruma göre A stratejisini seçen toplam 80 kişi değil, 80 — 22 + 5 = 63 kişi olması gerekir. Bu düzeltmeler diğer stratejiler için de yapıl mıştır (Çizelge 2). Böylece düzeltilmiş sayılarolarak A, B, C ve D stratejileri için sırayla 63, 75,19 ve 13 bulunmuştur. Bu sayıların yüzde değerleri için yapılan bir sıralamada % 44 ile B stratejisi ilk sırayı almakta, onu % 37 ile A stratejisi izlemektedir. C ve D stratejileri de nisbeten küçük değerlerde kalmak tadırlar (Şekil 1). Çizelge 2. Ankete Katılanlann Kabul Ettikleri Stratejilere Göre Dağılımı Table 2. The Distribution of the Responders by tlıeir Preferred Stralegies Strateji Toplam Strategy A B C D Total Önerili With suggestion 28 29 4 2 63 Önerişiz No suggestion 52 30 14 11 107 Toplam Total 80 59 ' 18 13 170 Önerilere göre düzeltme 22 <3— B A <J— 5 Correction 2 —>C B<1— 1 according to 80—22+5 59—5—2+22+1 18—1+2 suggestions Düzeltilmiş sayılar 63 75 19 13 170 Numbers after % 37 % 44 % 11 % 8 correction Burada vurgulanması gereken bir nokta, çoğunluk B stratejisine göre milli parkın planlanması nı istiyor diye planlamanın mutlaka B stratejisine göre yapılmasının gerekmediğidir. Planlama timi sa dece bu eğilimi planlamasında gözönünde bulundurmak durumundadır. Hatta Maçka Altmdere Vadisi Milli Parkı örneğinde olduğu gibi, A ve B stratejilerinin karışımı bir planlama stratejisi de belirlenip uygulanabilir. Burada önemli olan, kamuoyu etkisinin planlamada mutlaka dikkate alınması gerektiği dir. MİLLÎ PARK PLANLAMASINDA KAMUOYU ETKİSİ 123 Şekil 1. Tercih Edilen Stratejilerin Yüzde Değerleri Figüre 1. Tlıe Percentages of the Preferred Strategies 5. SONUÇ VE TARTIŞMA Öneri olarak sunduğumuz planlama stratejilerinden A stratejisine göre belirlenen alanların milli parklardan daha çok Rezerv Alanları ya da ülkemizde örneği olan Doğayı Koruma Alanları for munda olduğu; D stratejisine göre belirlenen alanların ise genel olarak Doğa Parkları formunda oldu ğu, dolayısıyla A ve D stratejilerinin milli park planlamalarında benimsenmemesi gerektiği düşünüle bilir. Nitekim anket formlarının bazılarında bu yönde düşünceler belirtilmiştir. Bu eleştiri ve düşünce ler bir anlamda doğrudur. Fakat bizim burada üzerinde durmak istediğimiz asıl konu, halkın ve ilgili kuruluşların yakın çevrelerinde ya da bölgelerinde bulunan bir milli parka sahip çıkıp çıkmadıkları ya da ne ölçüde sahip çıktıklarını görebilmektir. Anket formlarındaki önerilerin çeşitliliği ve zenginliği bizi bu konuda cesaretlendirmiştir. Ayrıca C ve D stratejilerinin fazla önemsenmemiş olması, bizi bir kez daha halkın sağduyusuna güvenmemizin ne kadar doğru olduğunu hatırlatmıştır. Bu durum, kendi doğal ve kültürel değerlerine sahip çıkan kamuoyunun özellikle milli park planlamalarında dikkate alınması gerektiği konusundaki görüşümüzün ne kadar uygun olduğunu göstermiştir. Ekte örneği verilen anket formundan da görüleceği gibi, bu formda öncelikle planlanması iste nen milli parkla ilgili bazı temel bilgiler ile belirlenen stratejiler kısaca verilmiştir. Dolayısıyla anket sorularının bunlardan sonra sorulması gerekmiştir. Bunun ise normal bir anket tekniği olmadığı, soru kısmına gelinceye kadar kişini sıkılıp anket formunu doldurmaktan vazgeçebileceği öne sürülebilir. Bu sav özde doğrudur. Fakat herhangi bir kişi için değil de konu ile doğrudan veya dolayısıyla ilgisi olabilecek kişiler için anket formlarının düzenlendiği düşünülürse, bu kişilerin uzunca olan anket for mundaki bilgilerin hepsini sonuna kadar ilgiyle izleyebilecekleri, sonuçlanmış olan bu çalışmamızdan ortaya çıkmıştır. Fakat yine de en doğru olanı, kanımızca, sözkonusu milli parkla ilgili verilmesi gere ken bilgilerin ve belirlenen stratejilerin anlaşılabilir birbiçimde küçük bir kitapçıkta (ya da bir broşür) 124 SÜMER GÜLEZ verilmesi ve yarım sayfalık anket formunun bu kitapçığa eklenmesi olacaktır. Bu yolu da, kuşkusuz, milli park planı hazırlama görevi verilen planlama timinin seçmesi gerekir. Genel olarak milli park planlamalarını yapan planlama timlerinin, planlama çalışmaları esna sında üniversitelerin ilgili bölümlerinin de görüşlerini alması gerekir. Biz öneri olarak sunduğumuz milli park planlamasına bu yeni yaklaşımla, biradım daha ileri gidip üniversitelerin yanısıra, sözkonu- su milli parkla doğrudan ya da dolayısıyla ilgisi olabilecek kişi ve kuruluşların da görüşlerinin alınma sının uygun olduğunu vurguluyoruz. Zira kamuoyu desteği de alınarak yapılan bir milli park planlama sının ömrünün ve uygulanabilirliğinin fazla olacağını, planlama nedeniyle doğal olarak getirilecek ba zı sınırlama ve yasaklamaların daha bir anlayışla karşılanacağını, sonuç olarak çevre ve doğa koruması konusunda bilinçli bir kamuoyu oluşacağını rahatlıkla söyleyebiliriz. EK: ANKET FORMU APPENDIX: QUESTIONNAIRE Bu anket foımu, Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Fakültesi'nde yapılmakta olan bilimsel bir araştırma için düzenlenmiş, yapılması düşünülen bir planlama çalışmasında sizin de fikrinizin so rulması için hazırlanmıştır. Adınız ve soyadınız sorulmayacaktır. Bununla birlikte, isteyenler ad ve ad reslerini anket fomıunun sonuna yazıp imzalayabilirler, lşbirliğiniz için şimdiden teşekkür ederim. Doç. Dr. Sümer GÜLEZ K. T. Ü. Orman Fakültesi-Trabzon Maçka Altındere Vadisi Milli Parkı, 4.800 Jıektar büyüklüğünde olup 1987 yılında kurulmuş tur. Başlıca kaynak değerleri şunlardır: — Tarihsel ve Arkeolojik yönden uluslararası öneme haiz Sumela Manastırı’nın bulunması. — Meryemana Vadisi ve çevre peyzajının gerek topografik yönden ve gerekse bitki örtüsü yönünden üstün doğal güzellik ve estetik değere sahip olması. — Çok çeşitli açıkhava rekreasyon (piknik, kamping, sportif balıkçılık, gezme, tırmanıcılık, manzara seyri vb.) olanakları sunması. Milli park gelişim alanı içinde Orman Idaresi’nin yaptırdığı bir konukevi, bir kır gazinosu, bir memur lojmanı, halen inşa halinde olan 2'si dubleks 7 bungalov tipi dinlenme evi bulunmaktadır. Bu milli parkın Uzun Devreli Gelişme (Milli Park Planı) Ankara'da Orman Genel Müdürlüğü Milli Parklar Dairesi Bşakanlığı'nca hazırlanmaktadır. Fakat bizim amacımız; yoğun yerli ve yabancı turist trafiği nedeniyle yörenin sosyal, kültürel ve ekonomik yaşantısına ve bölgenin ekonomik kalkın masına önemli etkisi olabilecek böyle bir planın hazırlanmasında konuyla doğrudan ve dolaylı ilgisi olabilecek sizlerin de katkılarım sağlamaktır. Bu nedenle size dört alternatif planlama stratejisi sunu yoruz. Ayrıca her stratejinin avantajlarını ve dezavantajlarını belirtiyoruz. Sîzlerden isteğimiz, hangi MİLLİ PARK PLANLAMASINDA KAMUOYU ETKİSİ 125 stratejiye göre Maçka Altındere Vadisi Milli Parkı'mn planlanmasını yapmanız gerektiği konusunda bize fikir vennenizdir. STRATEJİ A: Milli park alanında mutlak koruma uygulanır. Parkın tümü koruma zonu ola rak düşünülür. Park içinde hiçbir konaklama tesisi yapılmaz, yapılanlar yıktırılır. Ziyaretçiler için ko naklama tesisleri, Milli Park dışındaki Altındere ve Coşandere köylerinde yapılır ve/veya Maçka ile Trabzon'daki konaklama tesislerinden yararlanılarak ziyaretçilerin günübirlik ziyaretlerine olanak ta nınır. Ziyaretçiler çok sıkı birdenetim altında bulundurulur. Milli park içinde sadece patika yollardan rehberli turlara izin verilir. Sumela Manastın'nın idaresi Kültür Bakanlığı'ndan alınıp Milli Park yöne timine devredilir. Avantajları — Milli Park dünyadaki benzerlerine çok daha uygun birhale gelecektir. — Alanın geleneksel doğal ve kültürel değerleri korunarak gelecek kuşaklara çok daha iyi bir şekilde doğal miras olarak bırakılacaktır. — Milli Park'ın hemen yakın çevresindeki Altındere ve Coşandere köyleri konaklama tesisle ri yönünden kazançlı çıkacak; genelde bu köyler ve hatta Maçka ve Trabzon kentleri eko nomik, sosyal ve kültürel yönden olumlu etkilenecektir. Dezavantajları — Yerli ve yabancı turistlerin Milli Park içindeki konaklama ihtiyaç ve talepleri karşılanma mış olacaktır. — Ziyaretçiler üzerinde sıkı denetim genel bir memnuniyetsizliğe neden olacaktır. — Kültür Bakanlığı ile Orman idaresi arasında Sumela Manastın'nın devri konusunda gerek siz sürtüşmeler olacaktır. STRATEJİ B: Milli park alanında sıkı bir koruma uygulanır. Park içinde çok geniş bir koruma zonu ile 2-3 adet küçük çapta rekreasyon gelişim zonları olur. Fakat ilk gelişim zonunda yapılmış veya yapılmakta olan konaklama tesisleri kalabilir. Hatta aynı tipte 3-5 adet daha konaklama tesisi aynı yer de yapılabilir. Ayrıca bir ziyaretçi merkezi binası planlanır. Milli Park alanı içinde ve Sumela Manastırının bulunduğu yerde başka hiçbir konaklama tesisi yapılmaz. Diğer gelişim alanlan günü birlik olarak planlanır ve bağlantılan patika yollarla sağlanır. Ziyaretçilerin gelişim alanları dışında, ziyaretçi merkezinden yönlendirilerek koruma zonuna kontrollü olarak girmelerine izin verilebilir. Sumela Manastın'nın Milli Park yönetimine devri konusunda ısrar edilmez, konunun zaman içinde uy gun bir çözüme kavuşması yolunda önemli adımlar atılır. Avantajları — Milli Park’ın genelde bugünkü durumu aynen korunmuş olacaktır. — Ziyaretçiler, genel olarak korunmakta olan biralanda olduklarının bilinciyle hareket ede ceklerdir.
Description: