ebook img

Almanca Öğretmenliği Bölümlerinde Seçmeli Kırk Kredilik İngilizce Dersinin Etkileri Eğitim ... PDF

16 Pages·2007·0.21 MB·Turkish
by  
Save to my drive
Quick download
Download
Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.

Preview Almanca Öğretmenliği Bölümlerinde Seçmeli Kırk Kredilik İngilizce Dersinin Etkileri Eğitim ...

Z. Uslu / Eğitim Fakültesi Dergisi XIX (2), 200 6, 415-430 Eğitim Fakültesi Dergisi http://kutuphane. uludag. edu. tr/Univder/uufader. htm Almanca Öğretmenliği Bölümlerinde Seçmeli Kırk Kredilik İngilizce Dersinin Etkileri Zeki Uslu Dicle Üniversitesi Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi [email protected] Özet. Bu çalışmanın amacı Eğitim Fakültelerinin Almanca Öğretmenliği Bölümlerinde seçmeli kırk kredilik İngilizce dersi uygulamasının alan eğitimine etkilerini belirlemek ve Almanca Öğretmenliği programının geliştirilmesine yönelik öneriler ortaya koymaktır. Konuya ilişkin öğrenci görüşlerinin belirlenmesi amacıyla likert tipi bir anket ölçeği geliştirilmiştir. On beş önermeden oluşan veri toplama aracı, yüz yirmi kişilik bir örneklem grubuna uygulanmış ve elde edilen veriler frekans ve yüzde hesabıyla çözümlenerek değerlendirilmiştir. Elde edilen verilere göre Almanca öğretmenliği bölümü öğrencilerinin İngilizce yeterlilikleri Almanca’dan daha yüksektir. Bölümü tercih nedenlerinin başında İngilizce öğretmeni olma isteği yer almaktadır. Birinci yabancı dil olarak İngilizce öğrenen ve mezuniyet sonrasında İngilizce öğretmeni olmayı hedefleyen bu öğrenci- lerin, Almanca öğrenmek için yeterli güdülenmeleri yoktur. Kırk kredilik seçmeli İngilizce dersi, Almanca programındaki alan eğitimini olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle adı geçen uygulama gözden geçirilmeli ve İngilizce dersi Almanca Öğretmenliği öğrencileri için yabancı dil dersi niteliğinde yeniden düzenlenmelidir. Anahtar Sözcükler: Almanca Öğretmenliği programı, seçmeli ders, kırk kredilik İngilizce, ikinci yabancı dil. 415 Z. Uslu / Eğitim Fakültesi Dergisi XIX (2), 2006, 415-430 Abstract. This study aims to determine the effects of the 40-credit elective English courses on the pre-service education at the GLT Departments of Faculties of Education. Descriptive research design is followed in this study. A Likert type scale has been developed to learn the opinions of the students on the subject. The instrument which consists of 15 items has been administered to a sample of 120 students and the data obtained were analyzed according to frequencies and percentages. In the light of the data obtained, the English proficiency levels of the students attending the GLT Departments are higher than their proficiency levels in German. The main factor that affected their choice of this department was their desire to be English teachers. These students, whose first foreign language is English and whose main aim is to be English teachers, do not have a motivation to learn the German language. The elective English language course has a detrimental effect on these students. The application of offering 40-credit elective English courses should be reconsidered and the courses should be reorganized as foreign language courses offered for the students of GLT Departments. Keywords: German Language Teaching Curriculum, elective courses, 40- credit English courses, second foreign language. Giriş Türkiye'de yabancı dil öğretimine ilişkin programların son yıllarda sık sık değiştirilmesi, bu konuda bir arayış içinde olduğumuzun göstergesi olarak kabul edilebilir. Yabancı dil derslerinin zorunlu olması, seçmeli olması, basamaklı kur sistemi, yabancı dil alanı ve zorunlu ikinci yabancı dil kavramları farklı bakış açılarının sonucu olarak uygulamada yerini almıştır. Ancak kavram düzeyinde en ilginç gelişme, İngilizce dersinin anlam genişlemesine uğrayarak, yabancı dil dersiyle eşdeğer biçimde kullanılmaya başlamasıdır. Diğer bir anlatımla, yabancı dil öğretimi denilince herkesin aklına İngilizce öğretimi gelmektedir. İngilizcenin bu mutlak egemenliğinin etkisiyle Almanca ve Fransızca gibi diğer yabancı diller okul program- larından çıkarılmış ve hemen hemen bütün okullarda yalnızca İngilizce öğretilmeye başlanmıştır. Böylece Almanca ve Fransızca öğretmenlerine gerek duyulmadığı için yaklaşık yirmi yıldır bu alanlarda yeni öğretmen ataması yapılmamış ve mevcut öğretmenler alan dışında ders vermek zorunda kalmışlardır. Bütün okullarda yabancı dil öğretiminin yalnızca İngilizce’de yoğunlaşması sonucunda, İngilizce öğretmeni açığı ortaya çıkmış ve İngilizce öğretmenliği 416 Z. Uslu / Eğitim Fakültesi Dergisi XIX (2), 2006, 415-430 bölümleri ülke çapındaki gereksinimi karşılayamayınca, bu açığı kapatmak için farklı formüller geliştirilmiştir. Bunlardan birisi de kırk kredilik İngilizce dersi alan Almanca ve Fransızca mezunlarının İngilizce öğret- menliğine başvurabilmesi formülüdür (Talim Terbiye Kurulunun 12.07.2004 tarih ve 119 sayılı kararı). Başvuru koşulu sayılan kırk kredilik İngilizce dersi, Almanca ve Fransızca öğretmenliği öğrencileri ve mezunları için sanki bir iş bulma anahtarı olarak değerlendirilmektedir. Ortaya çıkan talebi karşılamak için Üniversitelerin Yabancı Diller Araştırma Merkezleri kırk kredilik İngilizce kursları düzenlemeye başlamıştır. Aynı amaç doğrultu- sunda, bir çok Eğitim Fakültesinin Yabancı Diller Eğitimi Bölümlerinde uygulanmakta olan seçmeli ikinci yabancı dil dersleri kırk krediye tamamlanacak biçimde düzenlenmiştir (Yüksek Öğretim Kurulu Başkan- lığı’nın Dicle Üniversitesi’nin başvurusuna ilgi 12.09.2001 tarih ve 20074 sayılı yazısı). Almanca ve Fransızca Öğretmenliği programlarında ikinci yabancı dil olarak İngilizce, İngilizce Öğretmenliği programlarında ise Almanca ya da Fransızca dersi seçmeli ve kırk kredilik olarak yürü- tülmektedir. Bilindiği gibi, Eğitim Fakültelerinin Yabancı Diller Eğitimi Bölümlerinde İngilizce Öğretmenliği ile birlikte Almanca ve Fransızca Öğretmenliği Anabilim Dalları bulunmaktadır. İngilizcenin tek yabancı dil olarak geçerli kabul edilmesi, diğer Anabilim Dallarında ortaya çıkan sorunların temel kaynaklarından biri olarak görülebilir. Çünkü bu bölümlere gelen öğren- cilerin neredeyse tamamı ortaöğretimde yabancı dil alanını seçen, İngilizce dersi alan ve Üniversite Yerleştirme Sınavında İngilizce’den başarılı olan öğrencilerdir. Öğrenci kaynağının bu özelliği, İngilizce Öğretmenliği Bölümleri için artı bir değer olarak ortaya çıkarken, diğer yabancı dil öğretmenliği bölümleri için yeni sorunlar doğurmuştur. Örneğin Almanca Bölümüne başlangıçta yalnızca Almanca’dan sınava girenlerin yerleştiril- mesi öngörülmüştür. Ancak ortaöğretimde Almanca dersi olmaması nede- niyle bu öngörü gerçekleşmemiş, hatta bazı Almanca Bölümleri öğrencisiz kalma tehdidiyle karşı karşıya kalmıştır. Bunun sonucunda yeni bir düzen- leme yapılarak, ortaöğretimde yer almayan diğer bütün yabancı dillerde olduğu gibi, birçok Almanca Bölümüne de İngilizce puanıyla öğrenci yerleş- tirme anlayışı benimsenmiştir. Hem öğrenci kaynağı açısından ortaya çıkan bu yeni durum, hem de Yabancı Diller Eğitimi Bölümlerinde seçmeli ikinci yabancı dil dersinin programa alınmasıyla, geleceğin yabancı dil öğretmeni adayları birden fazla yabancı dili öğrenme olanağı elde etmektedir. Ülkelerin yabancı dil politikalarının belirlenmesinde uluslararası iki oluşumun etkisi yadsınamaz: Küreselleşme ve Avrupa Birliği. İngilizcenin uluslararası iletişim dili haline gelmesi küreselleşme olgusunun bir 417 Z. Uslu / Eğitim Fakültesi Dergisi XIX (2), 2006, 415-430 sonucudur denebilir. Avrupa Birliği ise son yıllarda İngilizcenin tek dil olarak egemenliğine karşı, çok dilli ve çok kültürlü Avrupa yurttaşlığı kavramını savunmaktadır. Avrupa yurttaşlarının zorunlu eğitim sürecinde kendi anadilinin dışında en az iki başka dili öğrenmesi, Avrupa Birliğinin yabancı dil politikasını belirleyen önemli bir ilke durumundadır (Erişkon Cangil, 2004, s. 275, Demirel, 2003, s. 18). Avrupa Birliğine tam üyelik başvurusu yapan ve dünya ile bütünleşmeyi hedefleyen Türkiye’nin yabancı dil politikasını yalnızca İngilizce ile sınırlamasına yönelik eleştirilerin artması ve çok dillilik anlayışına dayalı bir modelin benimsenmesi gerektiği (Balcı&Balcı, 2006; Polat, 2001, s.33; Tapan, 2003, s.197) yönündeki düşünceler, ikinci yabancı dil uygulamasını desteklemektedir. Kırk kredilik İngilizce dersi aldığını belgeleyenlerin İngilizce öğretmeni olarak atanması, bu uygulamanın alan eğitimi üzerindeki olası etkilerinin araştırılması gerekliliğini ortaya koymaktadır. Çünkü uygulamadan elde edilen gözlemlere göre, özellikle Almanca Bölümleri açısından bazı sakıncalar ortaya çıkmaktadır. Bu bölümler yararcı bir bakış açısıyla değerlendirilmekte, bir sıçrama tahtası ya da bir araç olarak görülmektedir. İngilizce Öğretmenliği Bölümlerinin giriş puanlarına ulaşamayan öğrenciler, daha az puanlarla Almanca Bölümünü seçmekte ve burada İngilizce derslerini izleyerek, mezun olduktan sonra İngilizce öğretmenliği hakkını elde etmektedirler. Ortaöğretimde yabancı dil alanı İngilizce olan, Üniversite Seçme Sınavına İngilizce’den hazırlanan ve başarılı olup Almanca Bölümü- ne yerleşen ve aslında İngilizce öğretmeni olmak isteyen yetişkin bir öğrenci grubunun durumu, yabancı dil öğretimi ve meslek öncesi eğitimi açısından dünyada belki de eşine rastlanmayan tipik bir örnektir. Yukarıda haklı gerekçeleri sıralanan ikinci yabancı dil öğretimi ile bu tipik örnek birbiriyle karıştırılmamalıdır. Yabancı dil öğretmenlerinin iki dilli olarak yetiştirilmesi başka, Almanca Bölümünde İngilizce öğretmeni olma hedefiyle öğrenim görme daha başka bir bağlamda değerlendirilmelidir. Günümüzde özellikle yetişkinler için yabancı dil öğretiminde en çok üzerinde durulan kavramlar öğrenci merkezli olma, güdülenme, öğrencinin kendine güveni, kendini tanıması ve beklentilerine uygun bir programın yürütülmesidir (Wicke, 2004, s.14; Rampillon, 1995, s. 6). Bu bağlamda Almanca öğretmeni yetiştiren bir programın işleyişi, öğretmen adaylarının gelecekteki meslek yaşamlarına yönelik beklentilerini karşılayacak nitelikte olmalıdır (Krumm, 1994, s. 9). Çağdaş öğretim anlayışında öğretim programları ve derslerin çözümlenmesinde ve değerlendirilmesinde öğrenci görüşlerinin önemli bir yeri vardır. Bu tür çalışmalar yabancı dil öğretiminde de başarının artırılmasına katkı sağlayacaktır. 418 Z. Uslu / Eğitim Fakültesi Dergisi XIX (2), 2006, 415-430 Araştırmanın Amacı Bu araştırmanın amacı, yukarıda belirtilen düşünceler doğrultusunda, Almanca Öğretmenliği Bölümlerinde kırk kredilik seçmeli İngilizce dersi uygulamasını öğrencilerin bakış açısıyla değerlendirmek, bu uygulamanın alan eğitimine etkilerini belirlemek ve Almanca öğretimi programlarının geliştirilmesine yönelik öneriler ortaya koymaktır. Bu bağlamda aşağıdaki araştırma sorularına yanıt bulunması hedeflenmiştir: Almanca Öğretmenliği Bölümünde okuyan ve kırk kredilik seçmeli İngilizce dersini alan öğrencilerin Almanca’ya ilişkin tutumları nasıldır? Bu dili öğrenmeye hazırlar mı? Yeterli güdülenmeleri var mı? Yoksa asıl alanları Almanca olmasına karşın, İngilizce öğretmenliğini hedefledikleri için Almanca derslerini geri plana mı atıyorlar? İngilizce derslerinin olumlu ve varsa olumsuz etkileri nelerdir? Olumsuz etkilerinin giderilmesi için neler yapılabilir? Sınırlılıklar Araştırma, Dicle Üniversitesi Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi, Yabancı Diller Eğitimi Bölümü Almanca Öğretmenliği Anabilim Dalında 2005-2006 öğretim yılı bahar yarıyılında öğrenim gören ve kırk kredilik seçmeli İngilizce dersini alan öğrencilerin, adı geçen dersin uygulanmasına ilişkin görüşlerinin belirlenmesi amacıyla geliştirilen ölçekteki önermelerle sınırlıdır. Bu çalışma ile ortaya çıkan bulgular, adı geçen program ve öğrencilerle sınırlıdır. Yöntem Araştırmanın yöntemi betimsel araştırma modelidir. Öğrencilerin tutum ve görüşlerinin daha açık, somut ve istatistiksel olarak elde edilmesi için en uygun veri toplama aracının anket çalışması olduğu öngörülmektedir. Evren ve Örneklem Araştırmanın evrenini 2005-2006 öğretim yılında Dicle Üniversitesi Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi Yabancı Diller Eğitimi Bölümü Almanca Öğretmenliği Anabilim Dalında öğrenim gören ve birinci sınıftan başlayarak dört yıl boyunca toplam kırk kredilik seçmeli İngilizce dersini tercih eden 132 öğrenci oluşturmaktadır. Örneklem grubu ise adı geçen öğrenciler arasından seçkisiz yöntemle belirlenen (120) yüz yirmi öğrencidir. Örnek- lem, ana kitleyi oluşturan öğrenci sayısının yüzde 90’ını oluşturmaktadır. 419 Z. Uslu / Eğitim Fakültesi Dergisi XIX (2), 2006, 415-430 Verilerin Toplanması ve Çözümlenmesi Bu araştırma için 15 soruluk bir veri toplama aracı geliştirilmiştir. Veri toplama aracındaki önermeler hazırlanmadan önce Almanca Öğretmenliği programında okuyan on öğrenciden, kırk kredilik seçmeli İngilizce dersinin alan öğretimine etkileri hakkındaki düşüncelerini yazmaları istenmiştir. Yazılı yanıtların değerlendirilmesi sonucunda öğrencilerin Almanca’dan çok İngilizce’ye yakın durdukları saptanmıştır. Öğrenci görüşlerinin belirlenmesi amacıyla beşli likert tipi bir ölçek geliştirilmiştir. Ölçekte dört farklı değişken ele alınmıştır. Her değişken için hazırlanan önermeler ankete dağınık olarak yerleştirilmiştir. Önermeler karşısındaki seçeneklerde beşli derecelendirme yapılmıştır (Tamamen Katılıyorum, Katılıyorum, Kısmen Katılıyorum, Katılmıyorum, Kesinlikle Katılmıyorum). Türkçe olarak hazır- lanan anket güvenirlik ve geçerliğinin sağlanması amacıyla önce bir pilot gruba uygulanmış ve bazı önermelerde değişiklik yapılarak daha açık ve anlaşılır duruma getirilmiştir. Ölçeğin son biçimi sınıf ortamında örneklem grubuna uygulanmıştır. Anketten elde edilen veriler SPSS 12.0 programıyla çözümlenerek frekans ve yüzdeleri üzerinden değerlendirilmiştir. Bulgular ve Yorum Araştırmanın bulguları tablolarda görüldüğü gibi istatistiksel olarak verilmekte ve değerlendirmeler tablolardaki bu verilere göre yapılmaktadır Tablo 1. Almanca Bölümü Öğrencilerinin İngilizce’ye İlişkin Görüşleri Kesinlikle Tamamen Kısmen Katılmı- Katılma Durumu Katılıyorum Katıl- Katılıyorum Katılıyorum yorum mıyorum f % f % f % f % f % İngilizce yeterliliğimi Almanca’dan daha yüksek 56 46.7 28 23.3 25 20.8 8 6.7 3 2.5 görüyorum Almanca Bölümünü 40 kredilik İngilizce için tercih 25 20.8 29 24.2 26 21.7 23 19.2 17 14.2 ettim Yabancı dilim İngilizcedir. Almancaya ısınamadım 15 12.5 7 5.8 34 28.3 41 34.2 23 19.2 Almanca derslerinde başarısız olmamın temel 4 3.3 10 8.3 15 12.5 50 41.7 41 34.2 nedeni İngilizce’yi daha çok önemsememdir 420 Z. Uslu / Eğitim Fakültesi Dergisi XIX (2), 2006, 415-430 Tablo 1 incelendiği zaman Almanca Bölümü öğrencilerinin tamamına yakınının (% 91.8) İngilizce yeterliliğini Almanca’dan daha yüksek gördüğü ortaya çıkmaktadır. Ortaöğretimde yabancı dil alanı İngilizce olan bu öğrenciler Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS)’na İngilizce’den girmiş ve başarılı olarak Üniversiteye yerleştirilmişlerdir. Bu durumda İngilizce yeterlilikleri doğal olarak yüksektir. Öğrencilerin yaklaşık yüzde 66’sı, Almanca Bölümünü 40 kredilik İngilizce dersi için tercih etmiştir. Bu verilere göre Almanca Bölümünü tercih etmelerinin temel nedeni Almanca öğretmeni olarak yetişmek değil, tam tersine bu bölümde yürütülen seçmeli kırk kredilik İngilizce dersini alma ve İngilizce öğretmenliğine başvurma isteğidir. Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM)’nin yaptığı bir araştırmada, alanı yabancı dil olan adayların yüksek öğrenim görme isteklerinin nedenleri arasında “ilgi ve yeteneğime uygun bir meslek edinmek” seçeneği birinci sırada yer almıştır (ÖSYM, 2005, s. 140). Adı geçen araştırmanın sonuçları, öğrencilerin Almanca Bölümünü kırk kredilik İngilizce dersi için tercih ettikleri düşüncesiyle örtüşmektedir. Çünkü ÖSS’ye İngilizce’den giren öğrenciler, İngilizce yeteneklerini kanıtlamış- lardır ve buna uygun meslek amaçları İngilizce öğretmenliği olarak ortaya çıkmaktadır. İngilizce yeterlilikleri ve kırk kredilik İngilizce dersinin tercih nedenleri olması, Almanca derslerindeki başarısızlıklarının temel nedeni olarak görülmemektedir. Öğrencilerin yüzde 75’i Almanca derslerindeki başarısız- lıklarını İngilizce ile ilişkilendirmemektedirler. Onlara göre başarılarını olumsuz etkileyen etmen tablo 2’de yer alan Almanca programının yetersizliği olarak görülüyor. Ancak bölümü tercih nedenleri ile başarıları arasında ilişki kurulması kaçınılmazdır. İngilizce öğretmenliğini amaç edinen öğrenci grubunun, Almanca derslerinde istenen başarıyı elde edememesi normal bir sonuç olarak görülebilir. Tablo 2’de Almanca Bölümü öğrencilerinin kendi alanlarına ilişkin görüşleri ele alınmaktadır. İngilizce yeterlilikleri daha yüksek olan bu öğrencilerin büyük çoğunluğu (% 65) Almanca’yı asıl alanları olarak görmemektedir. Üniversite çağına dek İngilizce ile ilgilenmiş olan, sınava İngilizce’den giren ve kırk kredilik İngilizce ile İngilizce öğretmeni olma amacını taşıyan öğrencilerin bu görüşü yadırganmamalıdır. Çünkü onlar için İngilizce hem yeterlilik, hem de zamansal açıdan ikinci yabancı dil görülemez. Öğrencilerin İngilizce donanımları yok sayılmamalı ve bu durum Almanca öğretimi için olumlu bir altyapı olarak değerlendirilmelidir. 421 Z. Uslu / Eğitim Fakültesi Dergisi XIX (2), 2006, 415-430 Tablo 2. Almanca Bölümü Öğrencilerinin Almanca’ya İlişkin Görüşleri Kesinlikle Tamamen Kısmen Katılmı- Katılma Durumu Katılıyorum Katılmı- Katılıyorum Katılıyorum yorum yorum f % f % f % f % f % Asıl alanım Almancadır. İngilizceyi ikinci yabancı 10 8.3 18 15.0 16 13.3 47 39.2 29 24.2 dil olarak görüyorum Sınıf geçme kaygısı olmasa Almanca ile hiç 4 3.3 3 2.5 6 5.0 33 27.5 74 61.5 ilgilenmezdim Ortaöğretimde görmediğimiz bir yabancı dilin (Almanca) Üniversitede yeterince 5 4.2 16 13.3 28 23.3 43 35.8 28 23.3 öğrenilemeyeceğini düşünüyorum Almanca Bölümü programı Almanca 18 15.0 27 22.5 43 35.8 27 22.5 5 4.2 öğrenmemiz için yeterli değil Tablodan elde edilen verilere göre, öğrencilerin Almanca’yı sınıf geçme aracı olarak görmedikleri (% 90) ve dolayısı ile Almancanın bilincinde oldukları, ancak programın Almanca öğrenmeleri için yeterli olmadığı (% 73) savunulmaktadır. Ortaöğretimde öğrenilmeyen bir yabancı dilin Üniver- sitede, yani yetişkin yaşlarda da öğrenilebileceği görüşü (% 60) benim- senmektedir. Bu durumda Almanca Bölümü öğrencilerinin Almanca’ya ilişkin olumsuz bir güdülenmelerinin olmadığı söylenebilir. Almanca öğren- meye hazırdırlar, ancak Almanca programı öğrenci koşullarına, alt yapılarına ve yaş gruplarına uygun olmalıdır. Bu noktada hem programın dil becerile- rinin öğretimine ayırdığı zaman, hem de uygun yöntemsel uygulamalar önem kazanmaktadır. Almanca Bölümlerinde uygulanan program üzerine yapılan araştırmalarda (Abalı&Aktaş, 2000, s.76, Maden Sakarya, 2000, s. 45, Uslu, 2002, s. 36) alan derslerinin yetersiz olduğu saptanmıştır. Bu sonuç öğrencilerin yukarıdaki görüşlerini destekler niteliktedir. 422 Z. Uslu / Eğitim Fakültesi Dergisi XIX (2), 2006, 415-430 Tablo 3. Programın İki Yabancı Dilli Olmasına İlişkin Değerlendirmeler Kesinlikle Tamamen Kısmen Katılmı- Katılma Durumu Katılıyorum Katılmı- Katılıyorum Katılıyorum yorum yorum f % f % f % f % f % İki yabancı dilin birlikte öğretilmesinin geleceğim için çok yararı olacağını 101 84.2 13 10.8 2 1.7 1 0.8 3 2.5 düşünüyorum Almanca öğrenirken İngilizce önbilgilerimden 29 24.2 33 27.5 42 35.0 13 10.8 3 2.5 yararlanıyorum Programda İngilizce dersleri olmasaydı Almancaya daha çok yoğunlaşır ve daha iyi 6 5.0 8 6.7 12 10.0 54 45.0 40 33.3 öğrenirdim Programın iki yabancı dilli olması hiç zorluk 25 20.8 40 33.3 38 31.7 13 10.8 4 3.3 çıkarmıyor, her ikisini de başarıyla yürütüyorum Almanca Öğretmenliği programında seçmeli kırk kredilik İngilizce dersinin yer almasına ilişkin değerlendirmeleri içeren Tablo 3’de, öğrencilerin tamamına yakını (% 97) ‘iki yabancı dilin birlikte öğretilmesinin yararlı olacağını’ düşünmektedir. İngilizce dersi seçmeli olmasına rağmen bütün öğrenciler bu dersi almaktadır. Bu da düşüncelerinin uygulamaya yansıması olarak değerlendirilebilir. Ayrıca bölümü tercih nedenleriyle örtüşen bir durumdur. Yukarıdaki tablo, yabancı dil öğretmeni adaylarının bilinçli oldukları ve birden çok yabancı dili öğrenmeye hazır olduklarını göster- mektedir. Bu çalışmadan elde edilen veriler, yabancı dil öğretmeni adayla- rının ikinci yabancı dili öğrenmeye ilişkin tutum ve görüşleri (Uslu&Özek, 2004) konusunda yapılan çalışmanın sonuçlarıyla birbirini desteklemektedir. Öğrencilerin yüzde 87’si Almanca öğrenirken İngilizce önbilgilerinden yararlandıklarını belirtiyorlar. Bunu yabancı dil öğrenmede izlenmesi gereken iyi bir teknik olarak değerlendirebiliriz. Çünkü ikinci yabancı dili öğrenmede önceden öğrenilen yabancı dilin önemli bir yeri vardır (Neuner, 2003, s. 24). Öğrencinin yeni öğreneceği yabancı dil ile önceden bildiği yabancı dil arasında bağlantı kurması ve böylelikle dil öğrenmeye ilişkin 423 Z. Uslu / Eğitim Fakültesi Dergisi XIX (2), 2006, 415-430 güdüsünün artırılması düşüncesi, çok dilli bir öğrenme ortamında benimsenen uygun bir tekniktir. İkinci yabancı dil öğretiminde derslerin ön bilgilere dayalı, yani bilinenden bilinmeyene gidiş biçiminde karşılaştırmalı olarak yapılmasının başarıyı artırdığı gözlenmiştir (Serindağ, 2003). Ancak İngilizce önbilgilerinden yararlananların yüzde 35’i bunu kısmen yaptıklarını belirtmektedirler. Demek ki adı geçen bu teknik, programda bilinçli ve planlı olarak uygulanmıyor. Bunun yerine bireysel çabalar olarak yürütülüyor. Oysa iki yabancı dilin birlikte öğretildiği programlarda öğreticilerin buna uygun teknikler izlemesi gerekmektedir. Almanca programında seçmeli kırk kredilik İngilizce dersi bulunmasının öğrenciler açısından Almanca öğrenmeyi olumsuz yönde etkilemediği (% 78) görülmektedir. İngilizce derslerinin Almanca öğrenmek için ya da Almanca programı için bir engel olmadığı düşünülmektedir. Çünkü progra- mın iki yabancı dilli olması öğrenciler için bir zorluk çıkarmamaktadır. Aksine öğrencilerin yüzde 86’sı her iki yabancı dili de birlikte başarıyla yürüttüklerini savunmaktadırlar. Tablo 4. Almanca Bölümü Öğrencilerinin Mezuniyet Sonrası Atamalara İlişkin Görüşleri Kesinlikle Tamamen Kısmen Katılmı- Katılma Durumu Katılıyorum Katılmı- Katılıyorum Katılıyorum yorum yorum f % f % f % f % f % Almanca Bölümünden mezun olup İngilizce öğretmeni olarak görev 69 57.5 28 23.3 16 13.3 2 1.7 5 4.7 almakta sakınca görmüyorum Almanca mezunları Almanca öğretmeni olmalı, İngilizce yabancı dil olarak 18 15.0 10 8.3 20 16.7 31 28.5 41 34.2 öğrenilmeli Dil öğretimi ile ilgili derslerimizin hem Almanca hem de İngilizce öğretmeni 88 73.3 22 18.3 7 5.8 2 1.7 1 0.8 olarak işimize yarayacağını düşünüyorum Almanca Öğretmenliği Bölümlerinin temel amacı Almanca öğretmeni yetiştirmektir. Bu bağlamda Almanca öğretmeni adaylarına meslek öncesi 424

Description:
Anahtar Sözcükler: Almanca Öğretmenliği programı, seçmeli ders, kırk sunda, bir çok Eğitim Fakültesinin Yabancı Diller Eğitimi Bölümlerinde.
See more

The list of books you might like

Most books are stored in the elastic cloud where traffic is expensive. For this reason, we have a limit on daily download.